Pencereler
Rasuli Ekrem'den (sav) öğrendiğimiz çok önemli bir EMİR var. Tabi bu emir biraz farklı. Bir Müslüman'a selâm vermeyecek kadar katı olduğu bir tutumdan bahsedeceğim:Yüksek katlı binalar yapılmaması. Yıllardır aklıma geldikçe düşünürüm ve kısmen paylaşıyorum. Karşıma daima bir işaret bir detay çıkıyor. Son çıkan şeyi de paylaşmak artık elzem. Aşağıda bir fotoğraf görüyoruz. Sanırım 30 katlı her katta 6 daire olsa 180 daire yapar. Ortalama 4 kişilik bir aileden de. Bir binada 720 kişi yapar. 50 bina olduğunu varsayalım 36 Bin kişi yapar. Modern dünyada herkesin gözü önünde -tehlike oluşturacak ekonomik, siyasi, askeri, tarımsal ve insani gücü olmamasına rağmen- koca koca devletlerinin, şirketlerin, silahların altında kadın-çocuk-ihtiyar demeden hastane, yetimhane demeden katledilen insanları görüyoruz. Yani yarının getireceği felâket artık hayal değil. Böyle zalimleşmiş, ar damarı çatlamış dünyada 36 bin insanı bir araya toplayan yapıları inşa etmek sadece parasal ve kapital hesapların bir sonucu olamaz. Bu sitelerde kalan insanlar savaş zamanında Türk ordusu aleyhine rehinedir. Tehdittir. Ben işim gereği Ardahan'da yaşıyorum Ardahan'ın nüfusu da 35 bin.. Bir ülke Ardahan'a saldırsa buradaki insanları öldürmek için hava harekatında binlerce bomba kullanması gerekirken fotoğraftaki siteleri birkaç bombayla yerle bir edebilir. Ve modern dünyada yatay mimariye sahip ülkeleri işgal etmenin maliyeti ve güçlüğü bir yana kısa vadede nüfusunu yani asker gücünü kırmak imkansızdır.
Çok mutluydu kadın. Dünyanın nasıl bir yer olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu. Sadece iyi düşünen, güzel bakan çocuksu bir yanı vardı. Yirmi yaşına kadar her şeyden bihaber olarak yaşadı. içinde hep saf duygular besliyor, dışarıda çocukların oyunlarına katılıyor ve hep şarkılar söyleyerek dans ediyordu. Sonra... Sonra aşık oldu kadın. Saftı, bihaberdi olacaklardan. Kalbi gibi temiz sevdi. Heyecanlıydı. Daha da çocuk oldu sevilince. Haberi yoktu; sevgisiyle sınanacaktı. Ve bir gün yitirdi tüm çocuksu duygularını. Büyüdü kadın. Kendinde olmayan duyguları keşfetmeye başladı. Özlem yerini öfkeye, aşk yerini nefrete, heyecan yerini kırık bir kalbe bıraktı. Işıl Işıl gözlerinde tahammülsüzlüğün soğuk karanlığı vardı artık. Bu değildi o, buna dönüştürüldü. Midesinde uçuşan kelebekler bir anda dikenli tel örgülere dönüştü. Öyle ya aslında hiçbirimiz mutsuz değiliz, hepimiz sadece sevdiklerimizin ittikleriyiz karanlığa. O kız çocuğu artık kadın oldu, kendisinden çalınan duygularıyla. Afalladı. Daha önce güçlü olmaya hiç ihtiyaç duymamıştı. Savunmasızlık ne demek, kandırılmak ne demek, kalp ve hayal kırıklığı, güvensizlik ne demek bilmiyordu. Hazır da değildi o yüzden. Büyüdü kadın ama kendi değildi artık. Arayacak arayacak ama bir daha kendine hiç rastlamayacaktı...
Reklam
Çok mutluydu kadın. Dünyanın nasıl bir yer olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu. Sadece iyi düşünen, güzel bakan çocuksu bir yanı vardı. Yirmi yaşına kadar her şeyden bihaber olarak yaşadı. İçinde hep saf duygular besliyor, dışarda çocukların oyunlarına katılıyor ve hep şarkı söyleyerek danslar ediyordu. Sonra.. Sonra aşık oldu. Saftı. Bihaberdi
"Yüzlerce defa erkeklerden şunu dinledim; kırk, kırk beş yaşlarına geldiklerinde şunu farketmişler ki yaşamları boyunca görevleri annelerine yedek bir koca, sevgili ya da ruh eşlikçisi olmakmış. Kendilerini kadın cinsi için beyaz atlı bir şövalye olarak hayal etmişler. Eğer böyle bir erkeğe , " Peki erkekler hakkında ne hissediyorsun," diye sorsam muhtemelen, " Kendimi bildim bileli erkeklere hiç güvenmedim," diyecektir. "
Robert Bly
Robert Bly
Çok mutluydu kadın. Dünyanın nasıl bir yer olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu.sadece iyi düşünen, güzel bakan çocuksu bir yanı vardı. Kaç yaşına kadar her şeyden bihaber olarak yaşadı. içinde hep saf duygular besliyor. Sonra... sonra aşık oldu. saftı bihaberdi olacaklardan. Kalbi gibi temiz sevdi. Heyecanlıydı Daha da çocuk oldu
Hissettiklerim
NASIL TAŞINACAĞIZ? İnsan yeryüzünü işgal ediyor diye şikayet ederler. Ama kimse insanın insanı işgal ettiğini söylemez. Bir darbenin insanın içinde gerçekleştiğini bir devrimin insan içinde yapıldığını söylemez. Neden mi? Çünkü bu darbe duygularımıza yapılan bir eylemdir. Ancak bunu hissetmeyen veya yaşamayan insanlar bu durumu
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.