Trajik olaydaki suçun suçlusu yoktur. Bir suç olur ortada, ama suçlu yoktur. Suçlu kimdir sorusuna açık, belli bir yanıt varsa, orada trajik olanın rengi eksiktir.
İnsanın düşündüklerini söylemesine engel olunmasından daha zalimce bir şey olmadığını kabul etsek bile, lütufların böyle kahırlardan doğduğu da bir gerçektir.
(..)Düşünce disiplin altında bir sıkı düzen şartına itildikçe, hayal kendi özgül bağlamından koptu ve gerçeğin sündürülmüş ya da çarpıtılmış bir biçimine dönüştü.