İnsanın yaptığı seçimler arasında üçü var ki hayat hikayemizin en temel dönüm noktalarını oluşturur; okul seçimi, iş seçimi ve eş seçimi.
Herkese merhaba,
Çoğu insan bazen yalnız kalmak ister. Kalabalıklar içindesindir ama duygu ve düşüncelerin karşındakilere yansımıyorsa yalnız hissedersin, bana olmuştur böylesi yalnızlık, kimin olmamıştır ki..
Yalnızlık kişinin kendi seçimi ise sorun yoktur ama tercih sebebi değilse hele ki kişi kendini tamamen soyutlamışsa genellikle orada bir sorun vardır tıpkı profesör Adem bey gibi...
Ceza hukuku profesörü olan Adem üniversite de hocadır ve Şule hanımla mutlu yaşarken eşinin ölümüyle sarsılmasıyla hayat enerjisi bitmiş, zaman geçtikçe de karanlık bir yalnızlığın içine girer.
Artık yalnız yaşamaktan bıkan Adem ölüp çok sevdiği eşine kavuşmak istemektedir. Zihnine intihar fikrini yerleştirmiş fakat cesareti de yoktur.
Bir gün İsa ile yolları kesişmesiyle birbirlerinin karanlık yalnızlıklarına ışık olabileceklerini ummuştu ama...
Yazarın kalemi yalın, akıcı olmakla birlikte karakter betimlemeleri, tasvirleriyle mükemmeldi, bayıldım.
İçinde psikolojiyi de barındıran kitapta Adem ve İsa etraflarını saran karanlığın gölgesinden çıkabilecekler mi?
Sonda ki final de şok olmaya hazır mısınız?
Kesinlikle okumanız gereken bir eser.
Kitap ve sevgiyle kalın... 
Fikret Dağlı
Seçimi kaybeden Muhtar adayının akrabalarına sitem dolu şiiri
"Okumda mı yayımda mı bilmiyorum. Saygıda kusur etmiyorum. Bende ne var, ben kör müyüm, görüyorum. Baldızım, bacanağım istemedi ilk önce beni. Çekil dedi bu yarışta kimin var? Kime içirecek çayın suyun var? Aklı kesse beni köyden de kovar. Akrabam, dostlarım istemedi ilk önce beni. Ben köyüme kötü falan diyemem. Köyümü tek kalemde silemem. Mahallem, köylüm istemedi ilk önce beni. Çoban dedi, muhtarlık yapamaz. Devlet deyip daireye varamaz. Enayi dedi, sağını solunu bulamaz. Baldızım, bacanağım istemedi ilk önce beni. Sanki rakiplerim uzay bilimci. Benim gibi aynı köylü bilinci. Varsın onlar olsun en baş birinci. Baldızım, bacanağım istemedi ilk önce beni. Acıyormuş bana fakir diye. Her yere gidemezsin toplasın diye. Beni fakir görme bu kibir niye? Baldızım, bacanağım istemedi ilk önce beni. Umudum tükendi hayalim bitti. Dünya, gücün Aydın'a yetti. Zaten izlemiyorum o film bitti. Mahallem köylüm istemedi ilk önce beni. Baldızım, bacanağım, Homurlu istemedi ilk önce beni."
Süreç da ima mükemmel. Tüm hayat seçimlerden kaynaklanıyor. Se çimlere engel olamazsın. Sorgulayamazsın. Suçlayamazsın. Uygun olan şey gözlemlemek. Ve ruhun daha yüksek bir se çim yapması için desteğini esirgememek. Seçimi engelleme yin, sorgulamayın. Özellikle suçlamayın. Başkalarının seçi mini gözleyin; yargılamadan. Seçimlerinin o an onlar için mükemmel olduğunu düşünün. Yeni bir seçim yaptıklarında onları desteklemeye hazır olun. Yeni bir seçim, farklı bir se çim, daha yüksek bir seçim.
Gelecek defa neremi değiştirecekler? Eğer seçimi bana bıraksalar kafamın değiştirilmesini isterim. Sadece içini, düşüncelerim değişsin diye.
Sayfa 67
Budgeron Ferret yazar olmayı seçmişti. Bu seçimi ona yoksulluk, yalnızlık, reddedilme, bıkkınlık, umutsuzluk, azim, coşku, ilgi, servet, anlayış, başarı, onun için önemli olan ve bazı çocuklarla ve krallarla paylaştığı fikirlerle dolu bir hayat getirmişti. Düşünmeden, umursamadan, sırf eğlencesine döktü kelimeleri kâğıda, gözlerini kapadı ve gördüklerini yazdı.
Sayfa 197 - April YayıncılıkKitabı okudu
