Bugün yaşadığımız hayat! Hayat değil bu, kokuşmuşluk, hayat içinde ölüm. Şu uğursuz evlere bak ve içinde yaşayan anlamsız insanlara bak! Bazen hepimizin birer ceset olduğunu düşünüyorum. Kokuşmakta olan cesetler.
Sayfa 107Kitabı okudu
Çünkü iki gerçek ve bir insan var. Ölüm, hayat ve insan.
Sayfa 472Kitabı okudu
"Bir insanla başka bir insan arasındaki uzaklık, insanla bir hayvan arasındaki uzaklıktan çok daha fazla olabilir "der Montaigne. Ve Horatrus'tan şu dizeleri aktarır:
Olgun öylesine kendine hakim ki,
Ne yoksulluk korkutur onu, ne zindan, ne ölüm;
Tutkulardan sıyrılmış, şerefli gözü tok;
Pürüzsüz yürür gider, bir başına,
Kendini talihe bırakmadan, hiç yenilmeden !
Sayfa 48 - Sonra da "İnsanın böylesi, krallıklardan yüzlerce basamak yukarılarda olup başlı başına bir imparatorluk sayılmaz mı?" diye sorar Montaigne.Kitabı okuyor
Özgürlük
Daha önce, karşılaşıldığında şiddetli kaygı uyandıran dört nihai endişe, dört temel varoluş gerçeği tanımlamıştım: ölüm, yalitım, anlamsızlık, özgürlük. "Özgürlük" ve kaygı arasındaki bağlantı sezgisel olarak görülmez çünkü ilk bakışta "özgürlük" yalnızca açıkça olumlu çağrışımları içerir görünmektedir. Sonuç olarak biz Batı uygarlığının seyri boyunca özlemini çekip onun için mücadele etmedik mi? Fakat
özgürlüğün bir de karanlık yanı vardır. Öz yaratım, seçim, istenç ve eylem bakış açılarından görüldüğünde özgürlük, psikolojikolarak karmaşıktır ve kaygıyla kaplıdır.
Sayfa 155Kitabı okuyor
Ölüm Hakkında Konuşmak
Psikoterapistler iyi yaşamayı öğrenmenin iyi ölmeyi öğrenmek olduğu sonucuna ulaşan pek çok büyük düşünüre aldırmazlık edemezler.
Sayfa 143 - PegasusKitabı okuyor
Gülmek ve ağlamak. Keder dolu bir gülüş. Hayat, hayatın ettikleri. Hayatın tuzakları. Hayatın zorunlulukları.
Sayfa 12Kitabı okuyor
