Kuantum fiziğinin bolca yer verildiği bu kitap hayatın büyük sırrı olarak çekim yasasını öne sürmektedir. Hayatta sizi bekleyen gerçek nedir sorusunun cevabını aramaktadır. Eflatun, Beethoven, Goethe, Picasso, Edison gibi tarihten birçok isme yer vererek bu kişilerin sırrı bildiklerini anlatmaktadır. Tarihin belki de en önemli isimleri bunlar. Düşüncelerimizin aslında frekanslarının olduğunu, aklımızdan geçen her düşünenin evrene yollanarak aynı frekansta olanları manyetik güçlerin etkisi ile kendimize çektiğimizi anlatmaktadır. Yani ne düşünürseniz başınıza o gelecektir.
sırrı kullanabilmek için öncelikle ne istediğinizi netleştirmeniz gerekiyor. Daha sonra netleştirilen düşünceyi şimdiden olmuş gibi yapmanız lazım. Yani öyleymiş gibi yapmalısınız. Tabi olmuş gibi yaşamayı becermek biraz zor olacak. , isteğimizi elde etmek için dileğimiz gerçekleştiği zaman hissedeceklerimizi hissetmemiz lazımmış.
Kitap net ve planlı olmayı, her zaman pozitif olmamız gerektiği anlatılmaktadır. Diğer bir konu da şükretmek olarak karşımıza çıkıyor. Şükretmeden dileklerin bir anlam ifade etmeyeceği, gerçekleşmeyeceğine vurgulanmış. Gündelik yaşantımızda bilmemize rağmen gözden kaçırdığımız şeyleri çok güzel örneklerle ve hikâyeler ile açıklıyor.
Diğer bir konu da Çekim yasası, dileklerimizin içeriği ile değil de, frekanslarıyla ilgileniyor olmasıydı. .Bu kitaptan yararlanıp hayata geçirebileceğiniz çok sayıda bilgi var. Bazıları mantıklı, bazıları da hayalî geliyor.
“Olduğumuz her şey, düşünmüş olduklarımızın sonucudur.”
Jack London'ın yaşadığı dönemde bugün olduğu gibi sanat, edebiyat ve kitaplar
