Yıkıluptur bu cihân sanma ki bizde düzele
Devleti, çarh-ı deni verdi kamu mübtezele
Şimdi ebvab-ı saadette gezen hep hazele
İşimiz kaldı heman merhamet-i lemyezele
İnsanım cennetten kovulan bir göçebeyim
Taşınır dururum güzelden güzele
Dünya hergün gülümserken hazele
Gönlümün senden gayrısına bakası yok
Bakarsa ölürüm ötesi yok
Kabilin kamburu arzın sırtında
Habil bir gökyüzüdür çökesi yok
Ey sevgilim gönlüm sana meftun olalı
Sırrını sır tutmaza dökesi yok
Dökerse ölürüm ötesi yok
Şifalı sohbet
Ehl-i irfan meclisinde hiç bulunmaz hazele
Nâdân ile sohbet etme; gir, kapıyı rezele
Ehl-i irfân meclisinde hiç bulunmaz hazele
Nâ-dân ile sohbet etme gir kapıyı rezele
(Ariflerin meclisinde yer yoktur rezillere,
Cahil ile sohbet etme,gir kapıyı sürgüle)
La Edri.
Halimiz
"Yıkılubdur bu cihan sanma ki bizde düzele,
Devleti, çarh-ı deni verdi kamu müptezele.
Şimdi erbab-ı saadette gezen hep hazele,
İşimiz kaldı heman merhamet-i Lem Yezel'e."
Yıkılubdur şu cihân sanma ki bizde düzele
Devleti çerh-i denî virdi kamu mübtezele
Şimdi ebvâb-ı sa'âdetde gezen hep hazele
İşimiz kaldı hemân merhamet-i Lem-yezel’e
***** Sultan III. Mustafa ( Cihângîr) *****
Yıkılıp gider şu dünya, sanma ki bizde düzelir.
Çünkü alçak felek devleti artık tamamen ucuz şahsiyetlere verdi.
Şimdi devletin saadet kapılarında dolaşanlar hep adi, aşağılık kimseler oldu.
Ve işimiz yalnızca Allah’ın merhametine kaldı.