“Bir çocuğun ölmesinde feci, hiçbirimiz için keskinliği asla azalmayacak acı bir şey vardı. Bu kadar üzüntü verici başka bir şey yoktu. Asla düzeltemeyeceğimiz bir haksızlıktı. Vahşice şartlar altında çocuğu ölmüş birisi için adalet diye bir şey yoktu. Hiçbir ceza böyle bir ölümün sorumlusu olan kişi için yeterince ağır değildi.”
“İçimdeki yaşama arzusu, adeta baharda yeşeren otlar gibi, kah okuduğum dizelerin kah akşamın güzelliğinin getirdiği bu hüzün ve gözyaşları arasından kendini belli ediyordu.”