Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
BİNGO buna benden başkası cesaret edemez
NUR RİSALELERİ’NE ELEŞTİREL BİR YAKLAŞIM (RİSALE-İ NUR’UN İÇYÜZÜ) ABDULLAH TEKHAFIZOĞLU Bunun PDFsi var okuyun nur risalesi gerçeğini görün ya da görmeyin bana ne.... Ön Söz.................................................................................................................................................................... 9
"Siz Bay Chinaski olmalısınız?" "Evet." "Bir düğüne ya da bir cenazeye yarım saat geç kalır mıydınız?" "Hayır." "Neden, lütfen nedenini açıklayın?" "Benim cenazem söz konusu ise zamanında orada olmam gerekir. Düğün benim düğünümse zaten cenazem demektir." Hazır cevap olmuşumdur hep elimde değil.
Reklam
"Şimdi güzelim, seni ölene kadar kışkırtıp tahrik edeceğim," dedi Clay ve eliyle omuzlarından, seksi sırtına ve kalçalarına kadar bedenini okşadı. Başpar- maklarını onun vücudunda en sevdiği noktaya; bacak- larıyla poposunun birleştiği yere koyarak kalçalarını ayırdı. "Gördüğüm en mükemmel kıça sahipsin. Bu kıça yapabileceklerimi
Sayfa 180
Yönetici olan oydu, kadındı. Özel- likle Clay'in muhteşem suratındaki ifadeleri izlerken, onu okşarken gözlerinin yukarı doğru kaymasından bunu daha iyi anlayabiliyordu. Bu sırada Clay, Julia'nın avucunun içinde ileri geri gidip geliyordu. Julia boşta kalan elini süveterine sonra da sütyeninin kenarına daldırarak daha önce oraya
Sayfa 94
Müslümanlar! Hazır Gıdalarınıza Lütfen Dikkat Ediniz!
Ülkemizde, yediklerimiz, içtiklerimiz helal mi, haram mı? sorularına cevap arayan kitabımızın ilk baskısının yapıldığı 1986 yılından bugüne tam 28 yıl geçti. Ancak, maalesef bir Müslüman için yediklerimiz içtiklerimiz üzerindeki HELAL Mİ? HARAM MI? tehlikesi ve karmaşası henüz giderilmiş gözükmemektedir.
“Çocuğa ‘yasal günah keçisi’ diyen Alice Miller, kitabın ilerleyen bir yerinde şöyle söylüyor: Anne-babanın ne yaparsa yapsın suçlanmaması gerektiği düşüncesi, kimsenin ifade etmediği zararlara neden olmuştur. Realiteyi görmeye çalışalım. Çocuğa hamile kal­ma eylemiyle, anne-baba çocuğun her tür bakımını üst­lenmeye, çocuğu korumaya, ihtiyaçlarına cevap vermeye, onu istismar etmemeye dair bir taahhütte bulunmuş olur. Kredi çekmeleri halinde bankaya borçlanacakları gibi, bu mecburiyetleri yerine getirmekte yetersiz kaldıkları tak­dirde çocuğa aynı, bankaya borçlandıkları gibi borçlanmış olurlar. Çocuğu hamile kalma eylemlerinin sonucunun bu olacağının farkında olsunlar ya da olmasınlar, bu yüküm­lülükleri bakidir. Bir çocuğu dünyaya getirmek ve gereğini yapmamak nasıl mazur görülebilir? Çocuk, bir oyuncak ya da kedi yavrusu değildir; potansiyellerini geliştirmesi için büyük miktarda sevgi, ilgi, bakım isteyen bir ihtiyaçlar yumağı­dır. Buna hazır olmayan insanlar, çocuk yapmamalıdır.”
Reklam
Açlık Oyunları
Nefis terbiyesinde çokça anlatılan kudsi bir hadistir. Allah (cc) nefse sorar; sen kimsin, ben kimim? Nefis; "ene ene, ente ente; sen sensin, ben benim" der. Keyfiyeti Allah (cc) tarafınca bilinen bir süre, ateşle terbiye görür. Sonra Rab yine sorar, cevap değişmez. Bu defalarca tekrarlanır, her defasında cevap aynıdır; Nefis;
Hayallerimde "güzel ve yüksek şeylere dalışlar"ımda aşk maceraları yaşadım, Tanrım! Bu tamamen hayali, herhangi canlı varlıkla ilgisi olmayan aşklardan öylesine tatmin oluyordum ki, sonradan gerçek, tatbiki bir aşka hiç ihtiyaç duymuyordum; hatta gerçek bir aşkı lüks bile buluyordum. Her şeyi tembelce, ama tatlı bir tarzda sanata bağlıyordum; yani şuradan buradan, şairlerden, romancılardan kaptığım göz kamaştırıcı her arzuya cevap verecek hayat sahnelerini, tamamıyla hazır kurguları hayallerime göre dilediğimce kesip biçiyordum. Her seferinde kahraman bendim; güya herkesi yendiğim için üstünlüğümü kabul etmek zorunda kalıyorlardı, ben de hepsini affediyordum.
Said Nursi'nin her suale cevabı varmış(mış).
HER SUALE CEVAP VERMEK, HİÇ KİMSEYE SORU SORMAMAK Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı. Atasözü "Herhangi ilme sorulan suale bila-tereddüd derhal cevap verirdi."(1) "Sorulacak suallere cevap vermeye hazır bulunduğu gibi kimseye sual sormayacağını da beyan ederek bu kararda yirmi sene sebat
Sayfa 56 - Süleymaniye vakfıKitabı okuyor
3-DAVANIN CEREYANI
Teşkil-i tarafeyn olunmadan, yani taraflar hâkim huzurunda hazır edilmeden dâvâya girişilemez. Önce dâvâ açana şikâyeti, sonra da dâvâlıya buna vereceği cevap sorulur. Dâvâlı iddiayı ikrar ederse, hâkim dâvâcıya hak verir. Dâvâlı iddiayı inkâr ederse; hâkim dâvâcıdan şâhid ister. Dâvâcı iddiasını şâhidlerle isbat ederse, hâkim dâvâlıya, şâhidler
Reklam
"Şehit olmanın çekiciliği nedir?" diye sordum. "Maneviyatın gücü bizi daha yükseğe çekerken, maddiyatın gücü bizi aşağı iter," dedi. "Şehitliğe meyilli bir insan maddi çekime karşı bağışıklık kazanır. Plancımız bize sordu, 'Ya operasyon başarısız olursa?' Ona şunu dedik, 'Ne olursa olsun Peygamber ve sahabesine* kavuşacağız, inşallah." "Ebediyete girmek üzereymişiz hissi içinde süzülüyor, yüzüyorduk. Hiçbir şüphemiz yoktu. Allah'ın huzurunda Kuran üzerine yemin ettik: Tereddüde düşmemek için bir yemindi bu. Bu cihat yeminine, peygamber ve şehitler için ayrılmış olan cennetteki bir bahçeden ismini almış olan beyt el-rıdvan adı verilir. Cihat yapmanın başka yolları olduğunu biliyorum. Fakat içlerinden bu tatlıdır, en tatlısıdır. Tüm şehitlik harekatları, eğer Allah aşkına yapılıyorsa, bir sinek ısırığından daha az acıtır!" S bana operasyon için yapılan son planlamayı belgeleyen bir video gösterdi. Karıncalı görüntüde, şehitliğin ihtişamı hakkında ayinsel bir soru cevap diyaloguna girmiş olan onu ve iki genç adamı gördüm... Genç adamlar ve plancı diz çöktüler ve sağ ellerini Kuran üzerine koydular. Plancı sordu: "Hazır mısınız? Yarın cennette olacaksınız."
Şu kadar hazır cevap olsaydık yeterdi :)
“Hey Ahmet Efendi, birde hacı olacaksın rahmetten kaçı­lır mı?” Zavallı adam eli mahkûm sırılsıklam olur. Ertesi gün komşusu Hocayı yağmurdan kaçarken görür ve ona bir ders vermek ister: “Hoca Hoca dün bana diyordun bugün sen neden rah­metten kaçıyorsun?” Hoca hiç durmadan yoluna devam eder: “Ben rahmetten kaçmıyorum sadece Allah'ın rahmetine basmamak için çabalıyorum.”
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Sis: Varoluşsal Bulantının Sisli Perdesi
Bugün sizlere Miguel de Unamuno'nun "Sis" adlı romanından bahsedeceğim. Romanı bitirdikten sonra aklınızda kalan tek şey "Sis" gibi olacak, eminim. Romanımız, Augusto Pérez adında bir adamın kafasının içinde dönen fırtınaları konu alıyor. Adamımız, Bilbao'da yaşayan, sıradan bir hayat süren bir profesör. Fakat bu
Sis
SisMiguel de Unamuno · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20234,829 okunma
karanfil
(16 Haziran 2004) Ayça okulunun kapısından koşarak çıkarken etrafına göz gezdirdi. Tanıdık hiçbir yüz görmemenin verdiği üzüntüyle omuzları çökmüştü. Bugün annesi de babası da onu okuldan almaya gelmemişlerdi. Bu çok sık yaşanan bir durum değildi. Sadece annesinin ve babasının işi olduğu zamanlar olan bir durumdu. Babası muhtemelen daha işten
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikâyetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen haftasonları bile geç saatlere kadar çalışır,
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.