Kitapla lisedeki edebiyat öğretmenimin okuyup ballandıra ballandıra anlatmasıyla tanıştım. Madem bu kadar güzel e ben de okuyayım dedim. Fakat kitabı bulmak kolay değil gibi tepkiler aldım. Kolay erişilemeyen şeylerin düşüncesi hep motive kaynağım olmuştur. O dakikadan itibaren de “Quo Vadis” gurur meselem oldu. Sahaf kültürü neredeyse hiç olmayan canım memleketimin tüm kitapçılarını defalarca kez dolaştım. Bulurum demiştim buldum! Çok çok eski baskı bir kitaba sahip olmuş da oldum. Önce başucuma koyup günlerce bakıp bakıp güldüm. Okuldan mezun olmuş olmama rağmen hocama haber yollamayı da ihmal etmedim tabi.
Bu benim gizim kimseyle adını bile paylaşmam demiştim. Fakat sevdiğin şeyleri paylaşmanın değerinden hiçbir şey götürmediğini 1k ile idrak ettim. Beni çok mutlu eden bu sebebe hepinizi şahit tutuyorum. Şimdiden mutluluğum katlandı bile... :)
Kitaba gelecek olursam; 1895 yılında 1905 Nobel Edebiyat Ödüllü Polonyalı yazar Henryk Sienkiewicz tarafından yazılmıştır. Roma döneminde hristiyanların yaşadıkları zorlukları, Neron’u, Roma’nın yanışını, İsa’nın çarmıha gerilişini edebi bir dille anlatıyor. O zorluklar arasında yaşanan aşklar da kitabın süsü adeta...
Kitap adını hristiyan halk işkencelere reva görülürken şehri terkeden Aziz Peter’in yoluna Hz. İsa’nın çıkması ve Quo Vadis, Domine? ( Nereye gidiyorsun, efendim?) diye sormasından alır.
Özetle okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. Üslup çok akıcı, kurgu çok etkileyici çeviri( Nihal Yeğinobalı) çok iyiydi.
Değerini bilecek herkese şiddetle tavsiye ediyorum. Sevgiler :))