Sir

Sir
@hcksir
Ankara
Samsun
7 reader point
Joined on January 2015
Yazmayacağım korkma..
Reklam
V For Vendetta Unutulmaz bir film olarak hepimizin aklında büyük bir yer edindiğini biliyoruz.Şimdi V’nin v si için, Fikirlerin Değeri İçin Vendetta İçin.. Devami icin : ozgurkafe.com/v-for-vendettan...
Alıştık artık ölüme… Diyeceğim şu İvan Milinski Ölüm için ayırdık geceleri gülerken…

Reader Follow Recommendations

See All
Sonra belki seninle düşüncelerin asılmadığı yerlere gider votka içeriz..
Sadece bir saatlik aşkım olsaydı eğer, Bana verilen sadece bu olsaydı. Dünya üzerindeki o bir saatlik aşkı da sana -evey- verirdim...The Lovely Bones :)
Reklam
İnsan bir kere birine geç kalır ve bir daha hiç kimse için acele etmez..... ________ Yaşar Kemal
Bir şarkıda bir kitapta ya da filimde yazar ya yaşamıştır ya gözlemlemiştir ya da hayal etmiştir gerçeği öğrendiğin gün mutsuz olursun çünkü..
Bay V : Evey, bir şey isteyebilir miyim? Bir tek dilek hakkım olsa seni tekrar göremeyi dilerdim... Gerçeğin gücü ile yaşadığım sürece kainatı bile fethedebilirim... -V for vendetta
Bu intihar sonrası, sonrası affedilmeyeceğim, biliyorum bütün dinler anneler ve sevgililer lanetliyecekler beni söyleceklerim; daha önce söylenmiş olabilir Dinlemeyebilirsin korkularım; arzularından ve hissettiklerinden daha büyük küçümseyebilirsin ayaklarının altına yıldızları ve okyanusları veya belkısın billur tahtını seremem beni sevmeyebilirsin çıldırabilirim bu hükmü bana kolayca verebilirler ölümün arzusu bana inandıklarımdan ve senden daha sevimli gelebilir beni lanetleyebilirsin.
"Sen sokağa çıkma sonra şiir sokakta diyorlar " :):)
Reklam
Ne zaman yıkık, harap bina görsem 1-2 kitap koyasım geliyor belki insanlarda beni takip edip kütüphane sayısı artar diye :)
Yoğun bakımda olan üstaddan .. Bizi düşünmeye alıştırmamışlar. Üstelik de düşünmeyelim diye ellerinden geleni yapmışlar. Düşünmeye çalışanları da hep öldürmüşler... Yaşar Kemal
"kaç promil gerekiyor ikimizi çift görebilmek için" #şiirsokakta
GÜZEL BİR HİKAYE PAYLAŞAYIM SİZLERLE :) Bir gün sormuşlar ermişlerden birine. “Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?” “Bakın göstereyim” demiş ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş “Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz” diye bir de şart koymuş. “Peki” demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.Bunun üzerine “Şimdi…” demiş ermiş. “Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe.”Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. “Buyrun” deyince her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içmişler çorbalarını. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan. “İşte” demiş ermiş. “Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır.Şüphesiz şunu da unutmayın.Hayat pazarında alan değil veren kazançlıdır her zaman.”
"Büyümemde, delirmemde, yalnızlığımda EMEĞİ Geçen Herkesin Gözlerinden Öperim..."
Gökten Yağmur Yağsa Aramızdan Su Sızmamalı..