Zeynep

Sabitlenmiş gönderi
Eğitim sistemimizin aşağılık duygular üzerine inşa edilmemiş olması demokrasimizin bir ayıbıdır. Bir çocuk ruhundaki en dinamik uyarıcıyı, mutlu olmasının karşısına çıkan engellerle mücadele etmenin yolunu bulmak için yönlendirilmelidir. Fakat eğitimciler, bu rekabet üzerine kurulu eğitim sisteminde çocuklara sadece kibir ve kıskançlık duygularını canlandıracak eğitimler vermeye devam ediyorlar. Zaman ilerledikçe genç birey, adeta dünyayı rakiplerini yenmesi gereken bir arena olarak görmeye başlıyor.
Reklam
%26 (73/272)
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot
8.1/10 · 28.9k reads
Gerçekten yorgun sayılmazsın fakat tedirginsin. Tuzaklarla kaplı bu dünyada yürümeye çekiniyorsun.

Reader Follow Recommendations

See All
Bu ne şekilde olacak? Dünya'daki kanunlar ve gökyüzü; polis nerede? Sen 38 yaşındasın ve bir insanın ihtiyarlayarak yorulamayacağı kadar yorgunsun.
İnsan bir kez mutlu olduğunu duyumsarsa, saçmalasa ne olur.
Reklam
Yolumu biraz kaybettim, ama bu önemli değil, çünkü, belki beni izliyorsunuz ve şimdi ikimiz de kaybolduk.
Çevremizdeki şeyleri berrak bir gözle görmek kolay olmayabilir. İnsanların kim olduğunu ya da ne yaptıklarını bazen anlamayız. Söyledikleri şeylere inanır, bunlarla övünen ve kibirli insanların ahlaki yozluklarını görmekte bazen gecikiriz.
Sayfa 174Kitabı okudu
Cehalet ve tembellik yüzünden ruhumuzdaki en derin sanatsal duyguların yitirilmesine müsade etmemize rağmen, halen hayatın tekdüzeliğinden dem vuruyoruz!
Sayfa 162Kitabı okudu
188 syf.
·
Not rated
·
Read in 29 days
İrade Eğitimi 3
İrade Eğitimi 3Jules Payot
7.8/10 · 277 reads
Gelecek için,yüreği ümitle ve hayallerle dolu olan nice genç için sonunda büyük hayal kırıklıklarına uğramış ve zihinsel ve fiziksel hastalıklar yakalarına yapışmıştır.
Sayfa 137Kitabı okudu
Reklam
Büyük şehirler çocuklar için tam bir cehennem alanıdır. Çocukları günde birkaç saat de olsa şehrin gürültüsünden, pisliğinden ve çirkinliğinden uzak tutmak için okulların etrafında yemyeşil parklar yapılmalıdır.
Sayfa 134Kitabı okudu
Diğer taraftan şehirde yaşayan insanlar hep depresyondadır. Bunun sebebi ciğerlerin onları dolduran pis hava ve kirliliğe isyan etmesidir aslında. " Şehirler" demiştir Charron, " aynı kuş kafesleri gibi insan ruhunun hapishaneleridir. Ruhumuzda alev almış kutsal ateş sönmek istemiyor çünkü ufukların sonsuz, güneş, su ve diğer elementlerin sizi bağrına bastığı havayı ve toprağı seviyor. Şehirde yaşamak demek dünyadan dışlanmak ve uzaklaştırılmak demektir." İnsanlar her şeye nasıl alışıyorlarsa, sonunda şehirlerde yaşamaya da alışıyorlar. Ancak acılarının üzerine düşmese ve acılarının şiddeti azalmış olmasına rağmen yine de acıları devam eder. Alışkanlık olmasa insanlar bir şehrin kalabalığına ve pis havasına asla katlanamazlardı. Tiyatroların kapalı, kasvetli havasına tahammül edemezlerdi sanıyorum. Ev dedikleri o sefil deliklerde nasıl yaşamayı asla sürdüremezlerdi. Sürekli dışarıda birinin size çarpmaması için verilen mücadele insanı inanılmaz yorar. Alışkanlıkları olmasaydı, insanlar özgürce yürüyemedikleri ve stresin sürekli arttığı kalabalık caddelerde asla nefes alamazlardı.
Sayfa 132Kitabı okudu
Hayatın insanların gözlerinde büyüttüğünden, daha basit ve anlamlı olduğunu çoktan anlamıştır.
Sayfa 127Kitabı okudu
İrademiz ancak düzenli olarak çalışarak, üreterek ve bunlar zevk alarak yapıldığında güçlü kalabilir.
Sayfa 125Kitabı okudu
Sessiz sakinseniz ve içinizdeki öfkeyi uyandıracak bir şey yoksa ruhunuza iyilikleri ve güzellikleri bol bol doldurun, en tatlı şekilde konuşun ve davranın.
Sayfa 119Kitabı okudu
Yaradılışımızda var olan bencillik, şiddet ve öfke duygularına yenilirsek deliliğin kurbanları oluruz. Kontrolsüz irade sebebiyle, bu duygular bağlarından kopar ve olumlu düşünme yetimizi yitiririz. Bu güdülere karşı koymazsak en azından onları acımasız sözlere ve davranışlara dönüştürmemek için emek vermeliyiz.
Sayfa 111Kitabı okudu
1,042 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.