Geçmiş zaman, bir adam köydeki caminin önüne bir çeşme yaptırmış, üstüne de “Herkese helal, Müslümana haram” yazdırmış…
Cami çıkışında çeşmeyi gören muhteremler çok alınmışlar bu işe, konu büyümüş padişahın kulağına kadar gitmiş. Sonunda padişah çağırtmış adamı, ağır ceza verecek, fakat merak etmiş ne diye böyle bir şey yaptığını; sormuş…
Adam demiş ki; padişahım, ben bu köyde doğdum büyüdüm, kimseye hayır hasenattan başka bir şey yapmadım, camide de yıllardır birlikte namaz kıldığım insanlar var, tanırlar beni…
Geçenlerde, köyde bir Hristiyan arkadaşa iftira atıldı, haksızlığa uğradı, bütün Hristiyanlar bir araya geldiler, tanıyoruz dediler, arkasında durdular, adam adalete kavuştu.
Sonra bir Yahudi arkadaşa iftira atıldı, bütün Yahudiler ayağa kalktılar, başka şehirlerden gelenler oldu, o da kendini savundu iftiradan kurtuldu.
Padişahım, sonra bana da iftira attılar, fakat ne kadar "Müslüman" varsa köyde, aslını astarını araştırmadan;
Yahu görüyor musunuz, yıllardır kardeş diye bir hainle namaz kılıyormuşuz, vay alçak diye malımı mülkümü yağmaladılar, çoluğumu çocuğumu perişan ettiler;
Ben de böyle yaptım, deyince, padişah adil adam, hakperest, bakmış bir iki dakika, sonra demiş ki,
yav, bu ahaliye sadece çeşme değil, yedikleri içtikleri de haram…
Adamı bıraktırmış.
(Samimi Müslümanları tenzih ederim)