Sosyalizmin Alfabesi Okuma Etkinliği (Sona Erdi.)
Herkese merhaba, 
Burak ile birlikte düzenlemiş olduğumuz, 2 hafta boyunca sürecek olan etkinliğimizde 
Sosyalizmin Alfabesi’ni kolektif bir şekilde okumayı planlıyoruz.
“Sosyalizmin Alfabesi, sosyalizmle yeni tanışanlar, sosyalizme dair derli toplu bilgi edinmek isteyenler ve sosyalizm hakkındaki bilgilerini tazeleme ihtiyacı duyanlar için temel bir
Ah be Nazım ah be
Ey, benim iyimser hallerim ,
Çabuk aldanışlarım,
Hep inanışlarım,
Alttan alışlarım,
Hatayı hep kendimde buluşlarım,
Değmeyecekleri kafama takışlarım,
Yoktan yere, akıp giden gözyaşlarım
Hepimize elveda...
Artık ben kimsenin,
Hiç kimsesi olmayacağım!
Nazım Hikmet Ran
YUNAN MİTOLOJİSİ OKUMA SERÜVENİ
Miraba arkadaşlar kanalıma hojgeldiniz sjsjsjsj. Şaka şaka benim bir kanalım yok, sadece bu cümleyi kurmayı seviyorum o kadar. Yine de merhaba, serüvenimize hojjjgeldiniz.
Biz; 
scheherazade ve ben aşağı yukarı bir buçuk senedir mitoloji, dokuz aydır da Yunan Mitolojisi okuyoruz. Geçen pazar günkü buluşmamızla birlikte, alnımızın akıyla Yunan
Gün Aydın Olsun Arkadaşlarım
Sevgiye dair ne varsa
Ordan başlayalım güne
Gün güzellikler
Getirsin hepimize 🌱🌼🌿🌼🍃🌼
BonjouUuUur :)
Burası Dünya; ekip, biçip gideceğiz...
Onurlu bir yaşam ve onurlu bir veda dilerim hepimize ❤️
Cemal Süreya:Atlas Okyanusunda Fırat’ın salı, Zap suyunda Alp çiçeğiydi
“Tanrı,
Bin birinci gece şairi yarattı,
Bin ikinci gece Cemal’i
Bin üçüncü gece şiir okudu Tanrı,
Başa döndü sonra,
Kadını yeniden yarattı.
Cemal;
Atlas okyanusu'nda fırat'ın salı,
Zap suyunda alp çiçeğiydi...”
(Ülkü Tamer’in kaleminden, ✍🏻 ‘Cemal Süreya’ için yazdığı dizeler).
🥀
Ülkü Tamer’in bir yazısında şu cümleler geçiyor bu şiire dair:
---Cemal’le çok uzun bir dostluğumuz oldu. Papirüs’ü birlikte yayımladık. Dergi kapandıktan sonra da dostluğumuzu sürdürdük. Ölümünden kısa süre önce bu şiiri yazmıştım onun için.
“Atlas okyanusu'nda fırat'ın salı /
Zap suyunda alp çiçeği" diye bitiyordu.
Bu şiirin Broy dergisinde yayımlandığı gün telefon etti bana. Çok duygulanmıştı, ağlıyordu Cemal Süreya. "Sağol," dedi. "Beni bu kadar güzel anlatan şiirin için..."
Birkaç hafta sonra da öldü. Cenazesinde karşılaştığım Muzaffer Buyrukçu, "Onu ne kadar mutlu ettiğini biliyor musun?" dedi.
Şiirinin fotokopisini yaptırmış, hepimize cenazede dağıttı...
Yazılarına hayran olduğum büyük şair 
Cemal Süreya 32 yıl önce bugün hayata veda etti.. #9.1.1990🏴
Ölüm yıldönümünde bu güzel anıyla özlem ve rahmetle anıyorum şairimizi. Ruhu şad olsun.
Bizden kaçan bir otobüse yetişmeye çalışıyor gibiyiz hepimiz. Ne kadar çok koşarsak koşalım, otobüs hep bizden daha hızlı! Bizi tıknefes bırakıyor bu imkansız koşu... Yürümeyi denemek ya da durakta sakince oturup bir sonraki otobüsü beklemek gibi ihtimalleri hesaba katabiliriz oysa. Peşinde koştuğumuz otobüs bizi olduğumuz yerden alıp hayalini kurduğumuz başka yerlere götürecek tek ihtimal gibi geliyor hepimize. Bulunduğumuz yere dair hiçbir beklentimiz kalmamış belli ki...
Gökhan Özcan
Kendime Serzenişim..
Kendimden o kadar utanıyorum ki. İlim öğreniyorum diye geçiniyorum. Hâlbuki elle tutulur bir ilmihâl bilgimin olmadığını öğrendikçe fark ediyorum. En büyük yaptığımız hata. Ciltlerce kitaplar bitiriyoruz, edebiyat fikir kitapları desen raflarımız dolu. Ama baştan sona ilmihâli bitirdik mi? Okul derslerimize çalışır gibi çalışıp, kendimizi sınava soktuk mu? Ya da gittiğimiz konferanslardan önce ilmihal derslerine gittik mi vakıflara? Başta kendi nefsimedir bu sözlerim. Statümüz, mesleğimiz yahut alanımız ne olursa olsun bir ilmihâl bilgisine vâkıf olmalıyız. Temizlik adabından namaza kadar hayatımızın her alanında bilmemiz gereken hususi meseleleri bilmekle mükellefiz. Çoğumuz namazı yanlış kılıyoruz belki. İlmihal bilgimizden hesaba çekileceğiz. Bildiğimizi düşünsek dâhi emin olun her sene başa almalıyız. Allah hepimize zihin açıklığı versin.
İlmihalin yanında, kendi dinlediklerimden tavsiye olarak;
Şerafeddin Kalay Hocamızın Fıkıh Dersleri çok güzel ilerliyor. Siyer TV'nin youtube kanalında mevcut.
Nureddin Yıldız Hoca'nın Fıkıh Okumaları bahis bahis anlatıyor hocamız, gayet açıklayıcı.
Yine Nureddin Yıldız Hoca'nın Kadın Fıkhı Okulu derslerini tavsiye ederim. Hanım kardeşlerim için özellikle, hususî meselelere dâir epey fâideli.
İstifâdemiz bol olsun..
Geceye bir yazı (Evliliğin değersizleştirilmesi üzerine)
Eskiden ümmetin erkekleri evlilik ve evlenmeyi düşündüğü hanım için 'hayatı paylaşacağım, evime, ömrüme bir düzen getirecek, ahlâklı çocuklar yetiştirmeme yardımcı olacak' bir hanım diye bakarlardı. Ne olursa olsun, evliliğin kutsal olduğuna dair bir tutumları vardı. Şimdi bakıyorum ve bizzat duyuyorum da; "ben kendime zor bakıyorum, birine daha bakamam" , "Aylık kazancı beninkine yakın mı? " gibi birçok söylem dönüyor.
Öncelikle hiçbir hanım kardeşim Allah'ın izni ile kimseye muhtaç değildir. Sonrasında tüm bu söylemlerin ahlâki ve dini olarak hiçbir yerinin olmadığı da ortada. (Bilmeyen araştırıp, öğrensin. Bu da boynumuzun borcu.) Bir hanım çalışsa da çalışmasa da evi çekip, çevirendir. O hanımın önünüze koyduğu yemeği dışarıda 365 gün yiyemezsiniz. Sizin için, evi için, çocukları için harcadığı emeğin karşılığını Allah katında tek kuruşla dahi ödeyemezsiniz.
Velhâsıl hiçbir hanım kardeşim kendine banka aramıyor yahut da bakıcı aramıyor. Fıtratımızda ne varsa inkar eder olduk, her şey çirkinleşmeye yüz tutsa da hayattaki en önemli bağ olan, Müslümanı güçlü kılan "aile bağı" çirkinleşmesin diye hepimize sonsuz bir görev düşüyor. Hanımı, beyi hepimiz dahiliz bu görevlere.
Rabbim hepimizi güzel ahlâkla yoğrulup, yola öyle devam edenlerden eylesin inşallah.🙏🏻
E.T.
Eda T.
Akıl Hastanesinde Deli Olmadığını Kanıtlamak (okumaya değer biraz uzun yazı)
.
Deneyin adı "tımarhanede akıllı olmak" idi.
rosenhan, farklı ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinden tamamen sağlıklı olduklarına dair rapor almış olan 5’i erkek üçü kadın 8 kişi seçti. bu kişiler arasında 3 psikolog, bir çocuk doktoru, bir psikiyatrist, bir ressam ve bir de ev kadını vardı. her katılımcı farklı bir akıl