Veba Geceleri ile ilgili Youtube kanalımda kitap incelemesi yaptım. Okumak yerine dinlemeyi veya izlemeyi tercih ederseniz: youtube.com/watch?v=n69oAPG...
Orhan Pamuk severek okuduğum bir yazar. "Meyve veren ağaç taşlanır," veya "Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar," misali Orhan Pamuk yazdıkça onu
Şunu belirteyim :erkekler gözüme sevimli görünmek için çok savaş verecek bu kitaptan sonra !
NEFRETLE DOĞAN NEFRETLE BÜYÜR!
"Sevişti bir bakir ile bakire, erkeğe milli dediler kadına fahişe."
-
Cemal Süreya
Erkek dediğin saman alevi gibidir. Birden parlar yanar. Çabuk söner , hevesini aldı mı, işi bitti mi de kadını ortada bırakır
- A.B.D de işşiz bir genç, otomotiv sanayinin öncüsü ünlü işadamı Henry Ford'dan iş istemek için bürosuna gider...
Sekreterden 8 ay sonraya güçlükle randevu alabilir.Randevu günü büroya gelen genç;
sekretere iş görüşmesi için randevusu olduğunu söyler...
Sekreter: Bay Ford şu an dışarı çıkıyor.
Siz de onu takip edin lütfen der..!
Bir
Psikanalizm'im kurucusu ve en önemli kuramcısı Sigmund Freud, Totem ve Tabu adlı eserinde, ilkel insan ve kabilelerden günümüzün Modern topluluklarına dek onların değişen ve değişmeyen adetlerini-ahlak anlayışlarını ele alıyor. Şunu açıkyüreklilikle kabul etmeliyiz ki, hepimiz ilkel insanlardan bir takım tabu özelliklerini içimizde taşıyoruz.
Bektaşi der ki: "Rakı ağızdan değil, kulaktan içilir. Biz ona içki değil, dem deriz!"
Oturursun masaya, garson bir şişe rakı getirir, mezeleri sıralar, kadehini doldurur, içersin! Hayır, rakı öyle içilmez... Rakının nasıl içileceğini, ya da nasıl içilmeyeceğini bilelim...
Rakı güneş batmadan içilmez. Duvara bakılarak içilmez. Rakı
-Ne işimiz var anne bu mahallede? Neden cevap vermiyorsun?Neden bu binada durdun?
-Hiçbir şey sorma,sadece gel.
(Anne kız bir binadan içeri girerler ve bir dairenin önünde dururlar, anne anahtarla dairenin kapısını açar ve içeri girerler)
-Anne bu evde kimin, neden anahtarı var sende?
-Satın aldım, bize ait artık bu ev.
-Seni anlamıyorum anne.
Cum’a sözcüğü, “toplanma” anlamındaki ج م ع [c-m-’a] kökünden gelir. Dilbilimcilerden A’meş الجمْعة [cum’a], Âsım ve Hicazlı dil bilimciler الجُمُعة [cumu’a] diye okurlar. Cum’a diye okumak Ukayloğulları lehçesine göredir.
يوم الجمعة [YEVMU’L-CUM’A]
Yevm [gün] ve cem’ [toplanma] sözcüklerinden oluşan yevmu’l-cum’a tamlaması, “toplanma günü,