Her kadın içinde bir tanrıça saklar. Yeter ki onu ortaya çıkarabilirsin.
Üç farklı kadının yollarının birleşmesi,Yunan Mitolojisi,İstanbul’un tarihi,Tanrılar ve Tanrıçalar...Bunların hepsini bir arada görmek biraz tuaf geliyor kulağa sanki ama yazarımız hepsini öyle bir harmanlamış ki ben ne okudum iyiki de okudum diyorsunuz.
Karakterimiz Aydan küçük yaşından itibaren ay ile sohbet etmeyi severdi.Ay’a karşı hep bir çekim yakınlık hissetmiştir.9 yaşına geldiğinde babası intihar eder.Bu travmatik olay karşısında sarsılır ve zor günler geçirir.Herşey bu günden sonra başlıyor.Annesi bir aüre sonra zengin varlıklı bir adamla evlenir ve hayatları biranda değişir.Ne varki bu değişimden Aydan hiç memnun değildir.Üvey babasının sapkınlığı ona yaşattığı iğrenç trajedi ve annesinin yıllar içinde hasta olup ölmesi.Ve bu sürede yine ayla sohbetlerinde hayalet görmeye başlar bu annesidir.Annesi evden kaçması kurtulmasını söyler Aydan istanbul’a kaçar ve hayatı yeni bir boyut atlar.Bundan sonrası tam bir yeni evren yeni hayat.İstanbul’un tarihi ,geçmişi ,mitoloji,tanrılar ve tanrıçalar.Ayrıca kadınların her evrende her tarihde ne derece örselendiği ama küllerin doğup ayakta kalmak için güçlü durma çabalarıyla bu kitapda da karşılaşıyoruz ve hem mitolojik yönleriyle hem güçlü,kadın karakterleriyle kitap muazzamdı.Benim gibi mitoloji meraklısı biri iseniz bu spiritüel kurgu romanını bayılarak yaşayarak hissederek okuyacaksınızdır buna hiç kuşkunuz olmasın