Filmi de var. Çok beğenmediğim bir filmdi.
Simdi sıra kitabında... Tıpkı filmi gibi beni derinden yaralayan, son derece trajik bir eser. Güzel yürekli Bruno ve Shmuel'in gözlerinden ırkçılığa dair müthiş mesajlar içeriyor kitap.
Yahudilerin ikinci dünya savaşı döneminde Hitler tarafından uğradıkları soykırımı ele almış, tıpkı birçok filmde
Gençlerle Başbaşa
Elimizdeki bu çok kıymetli eser; Üniversite eğitimine Fransada Grenoble Üniversitesinin Hukuk Fakültesinde başlayıp mezun olan ,bir taraftan Paris Hukuk Fakültesinde doktarasını tamamlayan bir taraftan da Paris Edebiyat Fakültesi Felsefe Kolu ile Paris Siyasi İlimler Mektebinden de diploma alan aynı zamanda Lahey Devletler Hukuku Akademisinin
Köle efendisini yönetirse; fıçıda felsefe yapmanın imkanı üzerine.
Ya da daha Marksist bir deyişle “Atina ve Korinthos’ta beş parasız”
***
Bu inceleme daha ziyade kitapta örnekleri görülen Kinik felsefenin ilkelerine yöneliktir. Yer yer kitabın sunuş kısmından ve kitabın içinden örneklerle Kinik felsefeyi kendimden de yorumlar katarak açıklamaya çalıştım. İyi okumalar diliyorum şimdiden.
***
Diyojen isminde bir
"Asıl sorun "içeridedir.""
Kitap, yaşamımızın yönünü her anlamda etkileyen sınırlardan bahsediyor.Hayatımızda olan herkes için; eşimiz, dostumuz, çocuğumuz, annemiz, babamız, kardeşimiz...Hayatımızın herhangi bir noktasında herhangi bir yeri olan herkes için belli sınırların olması gerektiğini anlatır. Üstelik sadece çevremizde olan insanlar için de değil, kendimizle de sınırımız olmalı. Benliğimizde, kendi kendimize sınırı oluşturabilmeliyiz. Bu sınıra saygı duymayanların hayatımızdan tereddütsüz çıkarabilme olgunluğuna olabilmeliyiz. Hayatımızda olan doğru insanlar bu sınıra her açıdan zaten saygı duyacağını görürüz. Saygı duymayanların ise hayatımızda herhangi bir yere konumlandırmamalıyız.Çıkış kapısına kadar eşlik edebilmeliyiz.
Hayattaki yolumuzun yönünü belirleyen sınırlarımızın oluşumu doğumdan itibaren başlıyor.
Annelerimizle kurduğumuz o ilk sınır, yetişkin halimize kadar bizi takip ediyor. Değişen sadece zaman oluyor, kişiler ve olaylar hep olduğu yerde kalıyor. Sınır kavramını karakterlerine gerçek anlamda işleyebilen insanların hayatta çok güzel kararlar aldığını görürüz. Bu sınırın oluşumu sadece bize de bağlı değil üstelik.Doğduğumuz aileye, çevreye göre şekillenir. Önemli olan şartlar ne olursa olsun yolumuzun sınırlarını kendi aklımızla oluşturabilmek ve bu yola ne olursa olsun sadık kalabilmek. Bilinçli anne babalarının çocuklarına bırakacağı anlamlı bir mirastır "Sınır". Üstelik nesilden nesile aktarılabilen...
Kitap İnceleme Yazısı
Kitap adı: Kendi Kendine MBA
Yazarı : Josh Kaufman
Yayınevi : Pegasus yayınları
Baskısı :Mart 2018 / 3.Baskı / 507
Nedir MBA? İşletme yönetimi için özel hazırlanan bir eğitim programı. Faydası var mıdır?
Eğitimden, okumaktan zarar olur mu, elbette vardır. Sadece eğitim programının pahalı olduğundan
yakınılır.
Buraya çok ayrıntılı ve kitabın içeriğini derinlemesine ele alan bir yazı yazmayacağım. Zira ucuz ve basit kurgu ürünü, klasikleşmiş aşk öykülerinin anlatıldığı kitapları incelemediğim, onlardan alıntılar paylaşmadığım için beğeni almıyorum. Fakat çok da önemsemiyorum zira ülkemin uçuruma sürüklenmekte olduğu böyle bir zamanda kağıt israfı olmaktan ve kategorisindeki basit çeşitliliği çoğaltmaktan öteye gidemeyen kitapları okumaktansa kendime bir şeyler katacak, beni bilinçlendirecek, sorgulamaya/düşünmeye sevk edecek kitaplar okuyorum.
Bu kitapta öyle bir kitap işte. Cumhuriyet ve Atatürk düşmanları tarafından katledilen Ahmet Taner Kışlalı Hocamıza minnet borcumuzu ödemek için atmamız gereken küçük bir adım. Sırf bu yüzden bile her kütüphanede bulunmalı, her evde yer almalı, arkadaşlık hediyesi olmalı.
Kitabın ilk bölümü Ahmet Taner Kislali'nin Kemalizm hakkındaki makalelerinden, kaleme aldığı uzun yazılardan oluşuyor. Geri kalan kısım ise o dönem Cumhuriyet gazetesinde yayımlanmış olan yazılarından oluşuyor.
Daha önce "Tanrı'yı Kim Kullanır" ı okumuş ve çok beğenmiştim. Aynı yazıları tekrar okuyunca ve bu kitap içinde benzer konuları ele alınan yazılar ard ardaya dizilince biraz sıkılmadım desem yalan olur. Onun dışında sizi Kemalizm hakkında bilgilendirecek, AKP iktidarında nirvanaya ulaşan karşı devrime karşılık bilinçli olmanızı sağlayacak güzel bir eser. Ahmet Taner Kislali'nin diğer eserlerini de okumaya devam edeceğim.
İyi ki var olmuş, iyi ki yazmış. Mücadelesi bize mirastır. Düşünceleri bizim rehberimizdir.
Yaşasın Kemalizm!
Kahrolsun Cumhuriyet düşmanları!
