Allah’ın (cc) değer verip yarattığı insan, insan olma özelliklerine sahip olmalıdır tabii ki. Bu da ancak Allah’ın emrettiği hususlara yapışmak ve yasak kıldığı şeylerden de uzak durmakla gerçekleşir:
“- Onlar, büyük günahlardan ve hayâsızlıktan kaçınırlar. Kızdıkları zaman da kusurları bağışlarlar.” (42 Şûrâ 37)
Günahın en üst zirvesi olan
insan
sevdiğine son kez bakamaz
oysa ben
deşilen bir yaranın nereye akacağını bilmeden,
ellerim ceplerimde, bir gitmek sakladım
bir gitmek ki;
suriye kadar dağıldım her seferinde
bunu kimse fark etmedi
Sahi, mutsuz muydun?
orada, seni ilk kez nereme sığdıracağımı bilemeyip
bütün mahcubiyetimi tırnaklarımdan cıkarırken
karşında bir yeni yetme gibi tırnaklarımı kemirirken
orada, kızılcıklıyla doktorların kesiştiği o yerde
sabah ezanı okunmak üzereyken
ben çok yorgunken, ve sen çok içmişken
telefonda usulca konuşup bana seni nerede bekleyeceğimi
Merhaba arkadaslar,
Fark etmissinizdir ki, uzun zamandan bu yana aranizda pek fazla bulunmadim. Sadece arkadaslarin alintilarini begenerek yada paylasarak varligimi ve yasadigimi fark ettirmeye calistim. Simdi sizler hakli olarak ne oldu ki ? diyeceksiniz. Üzücü bir sey yok sadece " Okumama iznine" ayrildim. Simdi sizlere bunun
Ölümsüzlüğe Sığınış
Nunez de Balboa isimli bir maceraperestin Kristof Kolombun İspanya Kralına vaat ettiği altından ırmakları olan dağ ve taştan altın çıkan yeri istemeden bulan bir liderdir.Kendisi öncelikle ispanyol kralına isyan bayrağını çekmiş altını bulduktan sonra ise resmi bir şekilde vali olmak istemiştir.Tabikide büyük okyanusu
Bütün sabah boyunca Hamilton, füze araştırma laboratuarlarında
kalem açmak ve endişeyle terlemekten başka bir şey yapmaksızın oturmuştu. Çevresinde, personeli işlerinin peşinde koşuşturuyor,
kurum işlemeye devam ediyordu.
Öğleye doğru Marsha, Golden Gate parkındaki evcil ördekler gibi albenili
giyinmiş olarak, güleç yüzü ve tüm
GAZAP VE ŞAFAK || RENEE AHDIEH
Not:Spoiler İçerebilir
Çok güzel,yaratıcı, merak uyandırıcı bir kitaptı gerçekten.Zaten inanılmaz merak ettiğim için büyük beklentilerle başladığım bir kitaptı.Ve beklentilerim boşa çıkmadı.Her sayfa merak uyandırdığı için kitabı elimden bırakamadım.Yazarın dili akıcıydı sadece bazı yerleri bana fazla hızlı geçmiş
Sevgili E.
Ne güzel bir dostluktu ki hiçbir zaman tükenmeyecek olan, sessizce yanımdan ayrılışın şaka gibi...
Dün gibi...
En son gorusmemizde yanağımı avucuma yaslayarak dinlemiştim seni...
Esasında bana aklından geçenleri tam manasıyla anlamamış, anlaşılamamış,
anlatamamış olabilirsin.
Bir haziran vaktinde hüzünlü bir sonbaharı ve ardından etrafımızda uçuşan özgür martıların çığlıklarını hâlâ hatırlıyorum...
Benim sana kırgın olduğumu anlamayacak kadar uzakmışsın bana...
Dedim ya rüyalarımda gördüğüm her şey yürek defterimde sabit ve hiçbir sayfası kapanmamıştır.
Yüreğimde ki közü karıştıracaktın oysa belki de bana sevgilim diyecektin...
Şu satırlarıma son veremeyişim;
"Gökyüzüne, suya, toprağa ve havaya karışan özlemlerim senin yüzünden, hep senin, hepsi senin yüzünden..."
Çok gezen mi bilir Çok okuyan mı?
Bu soruya üstün körü verdiğimiz cevaplar ne kadar tutarlı ve doğru. Tecrübelerimizi sorunun dışına iterek verdiğimiz üstün körü cevaplara kendimiz dahi inanmalı mıyız?
Kişisel yeteneklerimizden ve tecrübelerimizden yola çıkarak verdiğimiz cevapları genelleştirmek cevap bekleyen kişileri doğru yönlendirecek mi?