560 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 121 days
Aslında kitabın evreni çok farklı ve çok değişik bir tür. İlk başlarken de buna aynı heyecanı duymuştum. Ama okudukça kitap elimde adeta sürüklendi ve bir türlü bitiremedim. Bunun verdiği bir bıkmışlık sebebiyle yüksek puan veremiyorum. Ayrıca kitapta sürekli bir zaman atlaması hissi veren yerler var. Kopukluk yaşadığımı hissediyorum. Sürekli bir şeyler oluyor ama o konuma nasıl vardık kimse anlatmıyor, sorgulamıyor da, ilginçti. Sonuç olarak ana karakterin dönüştüğü hali de yanındaki diğer karakterleri de pek sevememeye başladığım için kitaptan iyice uzaklaştım. Seriyi okurum diye düşünüyordum ama bu maceranın bu kadar uzun sürmesi üzerine bu fikri şimdilik rafa kaldırmak gerek. Kitap terim olarak beni nedense çok yormadı, gözüm daha korkmuştu aslında. Ama başta da dediğim gibi kitabı okuyuş sürecim beni çok yordu, yine de her şeye rağmen güzel ve farklı bir kitap olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim, eleştirilecek yerinin de çok olduğunu ekleyerek tabii
Dune
DuneFrank Herbert · İthaki Yayınları · 202111.8k okunma
160 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Bu kitabı starbucks bardağı ile fotoğraf çekilmeyeni dövüyorlarmış dediler. Ben yine de çekilmedim. Raif Efendi tüm ön yargıları alt üst eden bir adam. Dışarıdan bakıp herkesin pasif görüp hiçbir işten anlamadığını düşünmesine rağmen bambaşka bir dünya ve yaşanmışlık var kendi içinde. Maria Puder ise tam güçlü bir kadın örneği benim gözümde. Tüm yaşanmışlığına rağmen dik duruşu ile adeta taht kurdu kalbimde. Çünkü Raif Efendi içine kapanık bile olsa hayatına devam etmişken, Maria tüm yükü tek başına omuzlayıp göğüs gerdi her şeye. Genel olarak kitap özetlerinde hep Raif Efendi üzerinde durulmuş ama bence Maria da başlı başına ele alınıp psikolojisi üzerine düşündürecek bir karakter. Ve aralarındaki müthiş aşk... Aşk diyince sizin anladığınız şey gelmesin aklınıza. Hani yaşı, mesleği, geliri, memleketi, kültür seviyesi, evi, arabası... yani kısacası kriter kelimesi altında topladığınız ve bunlar uyuyuyorsa kabul ettiğiniz değil, tüm bu ıdı vıdılardan bambaşka bir şey onların ki. Okuyun okutun sevin masumca aşık olun bedene değil ruha dokunan bi aşkınız olsun ;) Keyifli okumalar…
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021316.5k okunma
Reklam
238 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Descartes vs uzun ihsan efendi
Descartes felsefesinde insan kendi varoluşunu "düşünüyorum öyleyse varım" sözleriyle kanıtlarken diğer her şeye şüphe ile yaklaşıyor insan. İnsan kendinden emindir ama kendi dışında bütün olanlara ne demeli? İnsan düşlere dokunabilir mi? Bütün bunlar insanın düşünde mi vardı? Nihilizm felsefesinde ise gördüğümüz, dokunduğumuz hiçbir şey
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048.6k okunma
464 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 17 days
2022 Booker ödüllü kitap beni hiç aşina olmadığım bir kültür ve coğrafyaya Sri Lanka, Kolombo’ya götürüyor. Asya’nın da ( Hindistan, Pakistan, Sri Lanka, Myanmar gibi bu toprakları kapsayan genel bir coğrafi isim var mı bilmiyorum) Orta Doğu toprakları gibi kaynağını ; pek çok katliama, toplu ölümlere yol açan olaylarla mücadele halinde olduğunu bilmekten ziyade kulağa çalınan bir takım bilgi kırıntılarıyla aşinaydım. Maalesef üçüncü dünya ülkelerinin bazı ortak yönleri olan: adam kayırma, yozlaşma, büyük devletlerin sömüreleri vb şeyler de üst noktalarda. Sırf bu yüzden bile kitabı okumak bana çok ilginç geldi. Bizim için çok egzotik ve bilinmeyenin cazibesi. Kitap aslında tüm bu siyasi mücadeler, ülke durumu haricinde çok ilginç bir konuya da sahip. Ölen ve nasıl öldüğünü bilmeyen ve öğrenme macerasına giren fotoğrafçımız Maali Almeida’nin hayaletiyle biz de ordan oraya savruluyoruz. Rüzgarların üzerinde seyahat edip, bir mekandan diğerine kolayca ilerliyoruz. Kitabın bu yönü beni gerçekten büyüledi. İlk 100 ya da 150 sayfa kitaba bayıldım. Ama sonra hiç aşina olmadığımız isimler ve siyasi olaylar, bir takım etnik olaylar ve isimler çorbasına döndüğü anlar da oldu. Bu biraz okuma zevkine gölge düşürdü kendi adıma. Yine de ve her şeye rağmen yazar Shehan Karunatilaka’nın yarattığı dünya inanılmaz büyülü ve eğlenceli.
Maali Almeida’nın Yedi Ay Dönümü
Maali Almeida’nın Yedi Ay DönümüShehan Karunatilaka · Livera Yayınevi · 202375 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 15 hours
Herkes Kadar
"Herkes Kadar",Behçet Çelik'in on yedi öyküden oluşan kitabı. Kitaptaki öyküler; genel olarak tutunamayan, kendini ifade etmekte zorlanan, uyumsuz ya da aykırı, kimi zaman bilinçli bir seçimle toplumdan kendini yalıtmış bireylerin  dünyasını gözler önüne seriyor. Behçet Çelik'in öykülerindeki meseleler öyle büyük meseleler değil, öykü kahramanları da marjinal ya da aşırı uçlarda gezinen tipler değil. Kahramanlar özelinde, hayatın içinden, olası yaşantılardaki detayları gözlemliyoruz öykülerin genelinde. Kahramanların kendileriyle ve ilişkide oldukları insanlarla meseleleri, açmazları, geçmişe duydukları özlem, geçmişle ve içinde bulundukları durumla hesaplaşmaları ince ince, ustalıklı dil ve anlatımla sunuluyor biz okurlara.Zarif bir dili var Behçet Çelik'in.Ve bu zarafet tüm öykülerde hissediliyor.Adını kitaptaki bir öyküden alan "Herkes Kadar", hayatın olağanlığı ve olağandışılığı içinde, insana ve hayata dair pek çok hikâye anlatıyor bizlere, " Basit olan karmaşıktır." sözünü doğrularcasına. "Olmayacak Şey, Ağbim aradı akşamüstü. 'Akşam size geleceğiz,' dedi, evde miyiz, değil miyiz, sormadan. Niye geleceğini kestirdiğim için sesimi çıkartmadım. Sesi donuktu; hal hatır sorma faslını kısa tutmuş, sesindeki sert ton canımı sıkmıştı. Masamda biriken işleri temizleyecektim o gün, elimi süremedim, çakıldım kaldım öylece. Nicedir, sağda solda, 'Kimse ne üzer ne sevindirir beni,' diyor, insan sözünün hep yalan olduğundan dem vuruyordum. Birden, anladım ki her şeye rağmen birisi kalıyormuş, sözleri derinlerden ses getiren."(s.13 ) Ağbim
Herkes Kadar
Herkes KadarBehçet Çelik · Can Yayınları · 201788 okunma
68 syf.
·
Not rated
Okurken sık sık 'hadisene artık gidip itiraf et'dediğim kısımlar oldu. Kadının R. 'nin hayatında olan her şeye hakim olmasına rağmen adamın mektubu okurken kadının yüzünü bile hatırlayamaması... Bir insanın en sevdiği olmak ama o kişinin bundan haberi bile olmaması ve boşa giden bir sevgi.Başkasının sizi tanımamasına rağmen sizin onu sevmeniz... Bana biraz takıntılı bir aşk gibi geldi. İnsan hiç bir zaman için kendi varlığından bi haber olan bir insana böyle duygular beslememeli. Kendimizin de kıymetini bilmeliyiz.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226.2k okunma
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.