Çünkü Mercier yorgundur (...) anlatacak, beklemeye hiç katlanamayacak şeyleri vardır ve Camier’nin de anlatacak şeyleri vardır; evet, birbirlerine söyleyecek önemli şeyleri vardır ve yorgundurlar ve uzun süredir birbirlerini görmemişlerdir ve bütün bunların sakinleşmesi, açığa kavuşması ve durumlarını iyice bir gözden geçirmeleri gerekmektedir; gelecekleri aydınlık mı, karanlık mı, yoksa çoğu kez olduğu gibi bulanık mı, bir ötekine yeğleyebilecekleri tutulacak bir yön var mı, yani sözün kısası, güleryüzle ve berrak bir usla, hoşgörülü bir değerlendirmenin hepsini özdeş kılacağı çok sayıdaki hedeften birine koşturabilme amacıyla bir durum saptaması yapmaları ya da gülümseyerek (zorunlu değil bu) bu atılımın hakkını vermeleri ve birbirine uzaktan hayran hayran bakmaları için; çünkü şimdilik birbirlerinden uzaktalar. İşte o zaman ayırdına varıyor insan, olmak zorunda kaldığımız varlık olmasaydık ne olurdu diye; her gün karşılaşılmaz böylesine kılı kırk yararak yapılan çözümlemelerle. Çünkü bir kez dünyaya geldiğinizde, yapılacak şey yoktur artık.