Öldüğümde mezarıma gel, bir bakın etrafa; toprak nasıl yiyip bitirmiş etimi! Usulca seyret, etrafımda yatanları. Koskoca bedenler, sokulmuş toprak yorgana, nasıl olur da sessizce yatarlar! Bu heyecan, bu sevgi, bu aşk, bu nefret; nasıl insanı hapseder toprak, böylesine! Düşün kendi kendine, düşün hiçbir pranga takmadan kalbine! Sükût gibi izle mezarımı, dualar et ve kalk git yanımdan! Unutma benim öldüğümü, unutma senin öleceğini, unutma herkesin öleceğini... unutmanı istemem, öyle gafil, öyle sefil ve öylesine habersiz olmanı; yaşamın tatsız acısından.