Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ey gözden mahrum kafir! Seni hangi kalem bu kadar etkileyebilir...
Herbir şey, nizam-ı âlemi teşkil eden düsturlara ve muvazene-i mevcudatı idame eden kanunlara tatbik-i hareket etmekle, o Alîm-i Kadîr'e şehadet eder. Çünki zerre gibi bir camid, arı gibi küçük bir hayvan, Kitab-ı Mübin'in mühim ve ince mes'eleleri olan nizam ve mizanı bilemez. Camid bir zerre ve arı gibi küçük bir hayvan nerede? Semavat tabakalarını bir defter sahifesi gibi açıp, kapayıp toplayan Zât-ı Zülcelal'in elindeki Kitab-ı Mübin'in mühim ince mes'elelerini okumak nerede? Eğer sen divanelik edip; zerrede, o kitabın ince hurufatını okuyacak kadar bir göz bulunduğunu tevehhüm etsen; o vakit o zerrenin şehadetini redde çalışabilirsin. Evet Fâtır-ı Hakîm, Kitab-ı Mübin'in düsturlarını gayet güzel bir surette ve muhtasar bir tarzda ve has bir lezzette ve mahsus bir ihtiyaçta icmal edip derceder. Herşey öyle has bir lezzet ve mahsus bir ihtiyaç ile amel etse, o Kitab-ı Mübin'in düsturlarını bilmeyerek imtisal eder. Meselâ: Hortumlu sivrisinek dünyaya geldiği dakikada hanesinden çıkar; durmayarak insanın yüzüne hücum eder, uzun asâsıyla vurur, âb-ı hayat fışkırtır, içer. Hücumdan kaçmakta, erkân-ı harb gibi maharet gösterir. Acaba bu küçük, tecrübesiz, yeni dünyaya gelen mahluka bu san'atı ve bu fenn-i harbi ve su çıkarmak san'atını kim öğretmiş ve nereden öğrenmiş? Ben, yani bu bîçare Said itiraf ediyorum ki: Eğer ben o hortumlu sineğin yerinde olsaydım; kerr u ferr harbini ve su çıkarmak hizmetini çok uzun dersler ve çok müteaddid tecrübelerle ancak öğrenebilirdim.
Sayfa 164
Herşey ; yeniden başlamak için bitse.
Reklam
Bugün her nedense yine çok ağladım. Ayrıca saplantılarım daha da güçlü bir şekilde ortaya çıkarak herşeyi gölgeliyor! Bunun gerçek­ ten üstesinden gelmiş olduğumu zannetmiştim. Ancak bu kadar uzun süre saplantılara sıkıştıktan sonra, bu kadar ani bir değişim çok kolay olurdu. Hz. Mevlana şöyle der: Günde elli sefer içimde şu sesi du­ yanm: "Avlanmayı bırak, aga atla" (OS, s. 58). Sanırım geri dönen sap­ lantılarım da bana şöyle diyor: Kendini aldatmayı bırak, herşey senin hayallerinden çok farklı.
BİRİ BENİ GÖZETLİYOR İslam Aleminden Görme Teoremleri Yunanca felsefi, matematiksel ve tıbbi metinlerin Arapçaya ter­ cüme edilmesi M.S. 9.yy'e doruğa yükseldi ve İslam aleminde bü­ yük bir düşünsel mayanın tutmasına yol açtı. Bu dönemde, bilim ilk kez uluslararası bir çaba oldu. İslam dünyası İspanya ve Fas'tan Çin sınırlarına kadar
400 syf.
·
Puan vermedi
Distopya, bilim kurgu sevenler sizi hemen böyle alayım Çinli ve Türk bilim insanlarının icat ettikleri gözyaşı buluşu ile elde etmek istediklerini yakalayamazlar. Üstelik buluşun infilakı sonucunda nüfusun büyük bir bölümü yok olur. Ölümsüzlüğü bulmak için kolları sıvayan Proje ekibi bulmaya çalıştıkları buluşlarında, denek olarak güçsüz, zayıf ve parasız insanları kullanırlar. Kod ismi Hera olan Ervin bu sisteme karşı durmaya çalışır. Sistemin sonlanmayacağını biliyor ama değiştirilebilirliğine inanıyor. Kendisine gelen teklifi kabul edip, ölümsüzlük buluşu için dondurulup 100 yıl sonra uyandırılmayı kabul ediyor. Ervin’in asıl amacını bilmeyen ekip 100 yıl sonra Ervin’i uyandırıyor. Geçen onca zaman sonra tabi ki hiç bir şey eskisi gibi değildir. Ervin’de dahil herşey değişmiştir. 3 katman şeklinde düzenlenmiş şehir’de ölümsüzler Cennet denilen en korunaklı şehirde yaşar. Orta katmanda ölümsüzlerin ve askerlerin yaşadığı yere Gölge, yerin altında olan ölümü bekleyenlerin yaşadığı yere de Koza ismini vermişlerdir. Ervin’i bekleyen zorlu bir mücadele, planını uygulayabilmesi için güvenini kazanması gereken insanlar vardır. Kitap o kadar akıcı ve bi o kadar merak dolu ki. Ervin karakterine bayıldım. Bu arada kitap 3 serilik bir kitap. Yani aksiyon devam ediyor Distopya ve bilim kurgu sevenler mutlaka tavsiye ederim
Proje 2417
Proje 2417Sinem Ataklı · Parola Yayınları · 2024361 okunma
herşey yolundaymış gibi görünen hayatın içinden dünyanın çirkin ve acımasız yüzünü görünce bir daha aynı görünce bir daha aynı kişi olamıyorsun, korkak olanlar gözlerini kapatmaya cesareti olanlar değiştirmeye çalışıyor
Reklam
Hayatıma şöyle bir dönüp baktığım zaman anlıyorum ki, ilerle­ meme neden olan hep zor dönemlerdi. Karşılaştığım her Mürşid de (bana kim yolluyorsa?), bu acılı dönemler sırasında ortaya çıkmıştı. Her biri de bir süre sonra geçici olarak ortadan kayboldu, daha son­ ra yeniden farklı bir surette ortaya çıktı. Niye benim Mürşid'imde ay­ nı sistem işlememişti? Üzülme, der Hz. Mevlana ve devam eder: kay­bettiğin herşey başka bir surette geri döner (OS, s.46).
Önce Sağlık olsun ve....
Bugünün adı huzur olsun, umut olsun, bereket olsun,uğur olsun.... Hepsinden öte, herşey gönlünüzce olsun. Günaydınlar mutlu sabahlar 🌤🌤🌤
Sadece dördüncü gün! Herşey ama herşey, şimdiden farklı. Umutsuzluğa kapılmak için en ufak bir sebep bile yok. lçten içe bir zafer coşkusu hissediyordum. O "Ol!" demedikçe hiçbir şey olmaz. Bu mürşidler için de geçerli. Benimki de dahil olmak üzere bütün mürşidler, daha yüksek bir amaç yolunda sadece birer vasıtadır. Na­sıl bütün bunları birbirine karıştıracak kadar kör olabildim? Bu ina­nılmaz acılarımın temelinde, sadece benim dargörüşlülüğüm yatı­yormuş! Bugüne kadar kavrayamadığım temel Sufi prensiplerinden biri şöyle der : . "iman ve sabır yolun yansıdır."
Barış ilan edildi nihayet Herşey eski halini aldı Ne olduysa cephede ölene oldu Bir sabah aldılar evinden Güneşli bir gün vardı dışarda Ağaçlar da henüz çiçeklenmişti Ne kadar durgundu Allahım deniz Ve bir daha dönmedi geri İşte bütün hikâye Annesi ağlıyor şimdi.
Muzaffer Tayyip Uslu
Muzaffer Tayyip Uslu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.