Tehlikeli Bir Oyun olsun bu seferki incelememiz...
-Gözleriniz Oğuz Atay, çok gürültülüler, çok şey bağırıyorlar... Bakışlarınız özellikle; acıyı haykırıyor gibiler... Neden diye sormak istiyorum ama bilmem ki siz bana cevap vermek ister miydiniz?
+Yorgunum, Sevgili Duygu...
-Ahh, özür dilerim. Rahatsız etmek istememiştim. Şeyy... İlk kez bir kitabınızı okumuştum da... Ve sadece size hayran
Kitabın sonlarında hüngür hüngür ağladım. Yedi sekiz yaşlarında adı verilmemiş bebekken annesi, babası tarafından terk edilip dedesine verilmiş kalbi iyilik dolu bir çocuk. Çocuk kalbinde derin yaralar var her günü Orozkul adlı eniştesinin çocuğu olmuyor diye eşini, yani çocuğun teyzesini dövmesiyle, küfürleriyle bağırışlarla sarhoşluklarıyla
YouTube kitap kanalımda Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar kitabını yarım bırakmamak için neler yapabileceğinizi anlattım: ytbe.one/Q9SFqgGWSX4
Demek bir hevesle o herkesin konuştuğu Oğuz Atay'a Tutunamayanlar kitabıyla başladın ve seni hiç sarmadı? Hatta Tutunamayanlar kitabı sana çok ağır geldiği ve akıcı gelmediği için bir köşeye
Stefan Zweig bu eserine Firari adını koyacakken son anda vazgeçip Mecburiyet koymuş. Birinci Cihan harbi sırasında Vatan aşkıyla diğer aşk arasında kalmış kendini sorgulayan üzerinde kendi isteği dışında oluşan bir yük ve bunu sorgulayarak bize anlatması. Yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi bir iç hesaplaşma ile karşı karşıyayız. Akıcı hafif tadımlık bir kitap.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202162,4bin okunma