Hey! son şiirim , dünya pek öyle olağanüstü bir şey değil
Daha dün, özgür kırlangıç,
Sabah uçuşuna hazırdın.
Şimdi aç bir dilencisin;
Çalacaksın kapıları, açmayacakları kapıları
Hey ölüm terzileri, ev yıkıcılar, sürgün ustaları... Ey bir halkı dizlerinin üstünde görmekten gönenen sahte eşitlik! Ey korkuyu sevgi sana ama aşağılık duygusu. Siyah ve beyaz dışında renk tanımayan alacakaranlık. İki yanında iki süngü ile şımarık cesaret. Konuşmak yerine bağıran özgürlük. Ey gülerken ısıran iyilik, aşağılayan özveri, cezasız suç. Ey dağları düzlükle ölçmeye kalkan sığlık. Çokluğuna güvenen yanlışlık. Bir suçu, daha büyük bir suçla hafifleten tükeniş. Kendinden korkan öfke. Kan ter uykulara yastık olan taş. Ey başkasının bahçesindeki gergedan. Bir halkın türküsünü odalarda boğacağını sanan sağırlık. Ey dağları evlerin üstüne yıkan cinnet. Ey narcissus. Kan ve gözyaşı. Yalnız gövdesiyle var olan sevgisizlik. Kendi ışığıyla yanan pervane. En yüce değeri zulüm olan ahlak! Ordularıyla soluk alan haksızlık. Ey kardeşliğin süreğen kışı. Bir halkın onuruna yağan kar.
Hey kuşların sesini eskiden bahçe
Bilmez misin çok kesikli yarayım
Özgürlük dağlardan bulaşır
Sevmek en koyu tondan
…
Bağışladım gittiğin yolları
Hayra yordum yalnız hayra yordum
Ben deliyim...
Yorgun ve yalnızım kaldırımlara misafirim…
Gecenin gözleri üzerimde.
Denizin ortasında küçük bir
adayım, yüzme bilmem…
Emrederim adım gibi,
Emir benim!
Ülkemizin ünlü yazarı, yönetmeni, bestekarı, müzisyeni (bağlama çalıyor), yorumcusu, siyasetçisi, düşünürü (İsveç’te felsefe okumuş), belediye başkan adayı (1994 SHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı, Recep Tayyip Erdoğan’ın kazandığı ilk seçim zaferi) ve daha birçok titre sahip