Bir saplantı yüzünden kaybettik şimdiyi. Geleceği inşa etme saplantımız yüzünden yok oldu. Uyuşturucuyu ya da dini dayadık halkın üzerine, ihtilal diye kıpraştı. Bastırıldı. Kandırıldı ve tekrar uyutuldu. Çağımızın ruhu belki içi boş hedonistik bireylerin asalakça onayladığı sessizlik. 20.yy daha farklıydı. Unutulan bir devrim, balyoz indirilen bir hakikatin tarihiydi. Peki, bitti mi? Halk, edilgen olarak biçimlenen olmaktan, 20.yyda olduğundan bir santim uzak mı? Hiç sanmam. Gerçekliği güç yaratır, itaati ise bağnazlık ve sefa.
Bu kitapta uyutulan itaatin, hülyalı faşistlere karşı orak darbelerini vurduktan kısa süre sonra asıl efendilerine geri dönüşlerini anlatıyor.