Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Dünya çapında bir şeyler ortaya koymak çok zaman alır. İnsanlar güvenmez. Beklediğin anda hataya düşersin. Sen yine de yoluna devam etmelisin. Uğrunda inandığın değerlerin için. Kendin için. Sevdiğin o insan için. Ondan dahi beklemeyeceksin hiçbir şey. Sen sadece çalışacaksın ve ortaya somut bir şeyler koyacaksın. Ve elbette ki sıradan bir şey olmamalı. Uluslararası olmalısın. Evrensele hitap etmelisin. Kolay olmayacak. Bu zamana kadar da kolay değildi zaten. Lakin ilerlemeyi sürdürecek sürdüreceksin." (Jack Brighty)
Bazen insana hiçbir şey hatırlamak kadar acı veremez, özellikle de mutluluğu hatırlamak kadar. Unutamamak. Belleğin ka­çınılmaz intikamı. Herhangi bir iz taşınıyorsa eğer, bu bir zamanlar bir yara açıldığındandır.
Sayfa 1
Reklam
❝İki insan hiçbir şey hakkında asla aynı hükmü vermemiştir; yalnızca farklı insanlar değil, aynı insan bile farklı zamanlarda tamamen aynı düşünceye sahip olamaz.❞
Montaigne
Montaigne
anlamıyorlar, nazlanıyorum sanıyorlar.Oysa hiçbir şey istemiyor içim.
Birini öldürdükten sonra hiçbir şey aynı kalmaz. Hayatın tamamen değişir. Ömrünün geri kalanında bir gözün açık uyumak zorunda kalırsın.
"Hiçbir şey, pes etmeyen ufacık bir umuttan daha güçlü değildir."
Reklam
En saf, temiz duygularımla gelmiştim ben sana. Hiçbir şey bilmeme rağmen sana olan sevgimden adım gibi emin bir vaziyette gelmiştim.
Sayfa 105
Dünyada ki hiçbir şey aidiyet hissini sorgulatmaz..
112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Bitcoin ve kripto paralar henüz çok yeni olduğu için çoğu insan gibi ben de mesafeli duruyorum. Bilmediğim şeylere para yatırmak da işletme mezunu bir insan olarak fıtratıma aykırı. Bu alanda okuduğum 10. kitap oldu yanlış hatırlamıyorsam. Hiçbir şey bilmeyen, tamamen temelden başlamak isteyen insan için çok güzel bir kaynak kitap olmuş. Çok sade anlatıldığı için sıkılmıyorsunuz ve tekrar tekrar, anlayana kadar okuyabiliyorsunuz. Güzeldi, beğendim.
21 Ders
21 DersGigi · Liberus · 202210 okunma
Hiçbir şey beklemiyorum Hiçbir şey istemiyorum Hiçbir şeyden korkmuyorum Özgürüm ben.
Reklam
AKÎDEMİZ
Bizler; Yüce Allah'ın rubûbiyyetine, yani O'nun yegâne Rab ve yaratıcı, kâinattaki her şeyin sahibi ve her şeyin düzenleyicisi olduğuna inanırız. Bizler; Yüce Allah'ın ulûhiyyetine, yani O'nun hak ilah olduğuna ve O'nun dışında ibadet edilen bütün ilahların batıl olduğuna inanırız. Bizler; Yüce Allah'ın isim ve sıfatlarına, yani O'nun bütün güzel isimlere, yüce ve kemâl sıfatlara, sahip olduğuna inanırız. Bizler; Bütün bu konularda Allah Teâlâ'nın vahdaniyyetine, (rubûbiyyet, ulûhiyyet ve isim ve sıfatlarında hiçbir ortağının bulunmadığına) inanırız. Nitekim bunu, şu âyet-i kerime açıkça ortaya koymaktadır: "(O) göklerin, yerin ve ikisi arasındaki şey lerin Rabbidir. Şu halde O'na kulluk et; O'na kulluk etmek için sabırlı ve metânetli ol. O'nun bir adaşı (benzeri) olduğunu biliyor musun? (Asla benzeri yoktur)." (Meryem, 65)
Ama ben mutlu olmak için hayatın kıçını yalayacak değilim. Ben hayatı süsleyip püsleyecek değilim, sıçarım hayata. Birbirimize karşı hiçbir şey hissetmiyoruz.
Sayfa 75 - Sel YayıncılıkKitabı okuyor
Hem bir iliski içinde olmak, arkadasliktan daha hafif bir bagimlilik degildi. Neden bu yirmi yedi yasinda normaldi de, otuz yedi yasinda tuhaflasiyordu? Neden bir arkadaslik, iliski kadar muteber degildi? Daha bile iyi bir sey olmasinin önündeki engel neydi? Iki insan ömurleri boyunca yan yana durmayi cinsellik, fiziksel çekim, para, çocuk, mal, mülk, bagları olmadan, sadece karsilik olarak istedikleri ve hiçbir kitapta yazmayacak bir birliktelige gönül verdikleri için tercih ediyorlardi. Arkadaslik, karsidakinin gidim gidim acilar cekmesine, uzun uzun sikilmasina, arada bir basari kazanmasina tanik olmakti. Bir insanin en kötü anlarinda yaninda olma ayricaligindan seref duymak ve karsiliginda kendi kötü gününde onun yaninda olmasini beklemekti.
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Birileri için üç kulaçlık yolları kat edebilmek adına solungaçların şişene kadar yüzmüş olsan da okyanus için bu hiçbir şey ifade etmi yor. Zor demiyorsun, kolay sanıyorlar
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.