• 4. Bölüm - ATATÜRK'ÜN ÇANAKKALE'DE BAŞARISI YOKTUR YALANI! (!)
- Yıl 1914 Takvimler 3 Kasım'ı gösteriyor, İngiliz Donanması Çanakkale'nin dış istihkâmlarını bombalıyor bu durum Çanakkale Savaşı'nın başlamasına sebebiyet veriyor. 9 Ocak 1916'ya kadar mücadele devam ediyor. Savaşta, Türk ordusunun en seçkin birlikleri ve subayları yer alıyor. Çanakkale Batı empervalizmine karşı sıkı bir
Anılar ve Günlük Şeyler
Merhaba sevgili. Nasıl olduğunu sorarak başlamak istiyorum. Kaç defa nasılsın sorusunu sorduğumu bilmiyorum ama hiçbirinde de cevap alamadığımı çok iyi biliyorum. Bugün sana çok küçük bir anımızdan bahsetmek istiyorum. Ramazan ayındaydık ve yine yürümüştük. Hatırlarsan yürüyüşlerimiz Ramazan ayının sonuna doğru başlamıştı. Eminim çok güzel bir
Reklam
Siz olsaydınız ne yapardınız?
Kendisini karşılayan sekretere; Nazif Beyle görüşmek istediğini söyledi. Bunun üzerine sekreter birden ciddileşti: 'Nazif Bey mi?'dedi. 'Evet, Nazif Bey!' diye cevap alınca, hüzünlü bir ses tonuyla 'Nazif Bey sizlere ömür efendim, onu kaybedeli dört yıl oldu.' dedi. Hiç beklemediği bu haberle bir acı saplandı
Bana ihtiyacın olduğunda ara demiştim ya hala arayabilirsin. Koşar gelir vazifemi yapar sokaktaki bir yabancıya yapacağım yardımı yapar kaybolurum. Ben seni sana ihtiyacım olan hiçbir anda arayamadım, öylesine küskünüm ki sana... Başına bir şey gelirse koşarım ama dönerim vefa görevim bitince geldiğim yıpranmış dünyama. Normal bir günde ve zamanda karşıma çıkarsan görmemişim gibi yürürüm başımı gökyüzüne çevirmeye çalışarak çünkü yere bakmak istemiyorum artık. Ve sen kalbimin devrik sahibi içerlersin, üzülürsün ve hatta ağlayadabilirsin. Bunu senin sebep olduğun hayata kırgınlığıma sayarsın. Ben artık seni anlayamam. Beni adam yerine koymadığın o kahredici gün küçük prensdeki aklıma gelen cümleyi halen unutamıyorum. "Ben onu anlıyordum, yanlış yaptığında bile anlıyordum. Onu sevdiğim için anlayacak bir sebep buluyordum. O da öyle yapar sanmıştım.." Bana vefa bilen insan gerek sen değil, verdiğim değeri çöpe atmayacak halden anlayacak insan. Seninle bir hayat kurulmazmış o kadar geç anladım ki bu da benim günahlarımın kefareti olsun napayım elimden başka hiçbir şey gelmiyor. Pişman olsan bile o kadar yoksun ki bende. bir gün özleyip arasan mesela şunu bil ki bana ben bile ulaşamıyorum, yoksun yok oldun belki de hiç olmadın.. bunları bi yerde okuduğunda sana yazıldığını bile bilmeyeceksin ama kalbinde acı hissedeceksin çünkü sana yazıldığını bilecek ruhun...
Şimdi söyle Benim küçüklüğümden beri kollarımda bir sıkıntı var. Yanlış yere açılıp tam iki yandan asılamıyorlar. Bozuk. Normal şekline döndürmeye çalıştığımda dayanılmaz bir ağrı başlıyor, öyle ki başıma bile vuruyor. Üstelik gelişim problemim de vardı. Ne uzuyor ne kilo alıyordum. Zaten iştahlı bir çocuk da değildim, hiçbir zaman olmadım. Canım
Uzun yazıları okumayı pek sevmeyiz
Kendisini karşılayan sekretere; Nazif Beyle görüşmek istediğini söyledi. Bunun üzerine sekreter birden ciddileşti: 'Nazif Bey mi?'dedi. 'Evet, Nazif Bey!' diye cevap alınca, hüzünlü bir ses tonuyla 'Nazif Bey sizlere ömür efendim, onu kaybedeli dört yıl oldu.' dedi. Hiç beklemediği bu haberle bir acı saplandı
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.