Anlak yalnızca dünyayı olduğu gibi almakla ilgilenirken, buna karşı İstenç dünyayı ilkin olması gerektiği gibi yapmaya geçer. Dolaysız olan, verili olan hiçbirşey İstenç için sağlam bir varlık olarak geçerli değildir, tersine salt bir görünüş, kendinde bir hiçliktir. İnsanın ahlaksal bakış açısından içinde dolanıp durduğu çelişkiler bu noktada