Emir

"Now, comrades, what is the nature of this life of ours? Let us face it: our lives are miserable, laborious, and short. We are born, we are given just do much food as will keep the breath in our bodies, and those of us who are capable of it are forced to work to the last atom of our strenght; and the very instant that our usefulness has come to an end we are slaughtered with hideous cruelty. No animal in England knows the meaning of happiniess or leisure after he is a year old. No animal in England is free. The life of an animal is misery and slavery: that is the plain truth.
Reklam
"Yapılması gerekeni ertelemek, belaya davetiye çıkarmaktan başka bir işe yaramaz"
Sayfa 19 - KratosKitabı okuyor
"Geçici düzenler köpükler gibi uçar gider," diye mırıldandı, belli ki bir şiirden bir dize okumuştu. "Aynen öyle, köpükler gibi, geçici. İnsanın bu dünyadaki bütün çalışması köpükten öte bir şey değil.

Reader Follow Recommendations

See All
"Hiç!"
Yirmi yaşında olmadığımız halde bizler de mutlu olduğumuz anları gözden geçirsek, bütün kâinatın karşısında titrediği şu kelimeye ulaşmaz mıyız? "Hiç!"
Sadece hayattakilerin canı acırdı. Öldükten sonra acı duyulmazdı. Ölmek, uyumak demekti. Durmak, istirahat etmekti. O hâlde neden ölmeye razı olmuyordu?
Reklam
Böylece akıntıya karşı kürek çekerek, durmaksızın geçmişe doğru sürükleniyoruz.
Sayfa 176Kitabı okudu
Burada, bildiklerimizin güvertesinde, bilinmezler okyanusuyla temas içinde dünyanın gizemi ile güzelliği parıldıyor ve nefesimizi kesiyor
Hayatım çamurdan ve derinlikten oluşuyordu ama ben o karanlık suların bir parçası değildim. O suların içinde bir varlıktım.
Sayfa 28 - KirkeKitabı okuyor
Ne yazık ki bugün bile hâlâ dinlenecek bir yer bulamadı güvercin, insanlık da barışı bulamadı hâlâ; fakat güvercin aradığını bulamadan evine dönemez, bulamayınca da sonsuza kadar dinlenemez.
Sayfa 25 - Üçüncü Güvercinin HikâyesiKitabı okudu
Yaşadığımız bu kahrolası çağda, mutluluk dolu bir güne uyanacağımız ne malum?"
Reklam
Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar.
Ruh kadar bedeni de, beden kadar giyisileri de yıpratan heyecanlardır...
Rüzgârın kendisini yanıtladığını duydu. "Hayır. Sana bunu söyleseydim, piramitleri göremeyecektin. Piramitler çok güzel, öyle değil mi sence?
Sayfa 188 - SimyacıKitabı okudu
Ey Thebaililer, yurttaşlarım! O zorlu bilmeceleri çözen Oidipus'un haline bakın! Çok kudretli bir insandı. Onun mutluluğu bu kentte hangi vatandaşı imrendirmemişti? Şimdi ne kadar korkunç bir felaket kasırgasıyla sürüklendiğini görün! Onun için, son gününü görmeden hiç kimseye mutluluğa ermiş demeyin!..
Sayfa 56 - KOROBAŞIKitabı okudu
Ragnarök
Âlemlerin sonunu, Güneş ve Ay'ın bir kurt tarafından yutulduğunu görüyordu. Ebedi acı ve ölüm gördü rüyalarında. Karanlığı ve tuzağa düşmeleri gördü. Kardeş kardeşi katletti düşlerinde, kimse kimseye güvenmiyordu. Rüyalarında, âlemlere yeni bir çağ gelecekti, fırtına ve cinayet çağı.
Sayfa 206Kitabı okudu
"Birçok cadı ve büyücü, gürültülü patlamalar, kokular ve aniden kaybolmalar konusunda her ne kadar yetenekli olsa da, geleceğin üzerini örten peçenin ardındaki gizemleri kavrayamaz." " Bu, pek azına bahşedilmiş bir lütuftur."