"Hasret yüküyle beli bükülmüş, sevdaya uğramış bir kişidir ki, yârinin karşısında ayağa kalkmış olarak dağınık saçlarıyla güzel yüzünü rakibin bakışından saklamaya çalışıyor. Kavuşma gecesinde güzelliği süsleyen parlak ay ise o sevgili âşığın dağınık saçlarını elmas tarakla tarıyor."
"Yetmez mi temâşâ-yı cemal el de sunarsın
Ey âşık-ı mihnetzede buldukça bunarsın"
Güzelliği seyretmek yetmiyor mu ki el
uzatıyorsun?
Ey başı belalı âşık, buldukça bunuyorsun.
"İnsan bir garip hayvandır, her şeye alışır, her alışmadığı şeyden korkar. Hatta bazen o kadar korkar ki, ölümü örneğin dünyada en çok fanilikle bilinen ikbalden ayrılmaya bile tercih eder."