‘’Bir zamanlar askerî liseler baştan başa sivil hocalarla idare olunurken orada hoca olan bir zat talebesine: "sizi bu kaba elbiselerden de kurtaracağız. Siz bu elbise ile insanlık haklarından istifade edemez, meselâ Tokatlıyan’a gidip oturamazsınız" demişti. Bu efendi, Tokatlıyan’a gitmeyi bir insanlık telâkki edecek kadar basit düşünüyor ve Tokatlıyan’a gitmenin değil gitmemenin daha doğru olabileceğini idrak edemiyordu.’’