Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hoşgörüsüzlük ve batıl inanç, oldum olası aşağı tabakadaki aptallara özgü özelliklerdir ve bana öyle geliyor ki kökleri hiçbir zaman kurutulmayacak, çünkü onlar aptallığın kendisi gibi sonsuzdur. Bugün dağların yükseldiği yerlerde gün gelecek denizler uzanacak; bugün denizlerin dalgalandığı yerler gün gelecek çöle dönecek. Ancak aptallık, aptallık olarak kalacak.
Kanunlar ve kaos
"Daha çok kanun!' diyorsunuz. 'Daha çok kanuna ihtiyacımız var! Bu yüzden de yeni hoşgörüsüzlük araçları yaratıyorsunuz, böylece de sistemden geçinen kişilere yeni iş kapıları açılıyor." "Böyle gelmiş, böyle gider." "Yine yanılıyorsun. Ancak yanlış kişilere ya da gruplara zarar verene dek böyle gider. Sonrasında da anarşi patlak verir. Kaos." Nasıl irkildi, görüyor musun? "Asiler, teröristler, giderek artan şiddet olayları. Bir cihat! Bütün bunlar insanlık dışı bir şey yarattığınız için olur."
Sayfa 193Kitabı okudu
Reklam
Dünyadaki en hoşgörülü millete, hoşgörüsüzlük dogmalarını aşılamaya geldiniz.
Düşüncenin sirkülasyonu tezi, dünya ölçeğinde düşünülmelidir ve sadece olumlu değil, olumsuz unsurlarıyla da birlikte. İslam bir cihat (dolayısıyla da fanatizm ve hoşgörüsüzlük) dini olarak görülüyor; oysa Muhammed cihat motifini Eski Ahit’ten devralır. Kutsal savaş ve Haçlı motifleri Batı’ya yabancı olmak bir yana, 20. yüzyılda dahi Wilson’dan Reagan’a ABD siyasetinde belirleyici bir rol oynamıştır.
Hoşgörüsüzlük nezle gibi bu­laşıcıdır.
1933 senesinde Av­rupa'nın en eğitimli ulusunun birdenbire gelmiş geçmiş en taham­mülsüz ulusa dönüşmesinden de anlaşıldığı üzere, bu yolda eğitim de fazla işe yaramamaktadır. Eğitimli insanların hoşgörü sicili de eğitimsiz olanlarınki kadar zayıftır, çünkü hoşgörüsüzlük nezle gibi bu­laşıcıdır. Kapılarını yabancılara açık tutmuş bütün ülke ve şehirlerin bunun mükâfatını zenginleşerek görmüş olmasına rağmen, zengin ol­mak isteyenler, hasete hedef olacakları korkusuyla daima hoşgö­rüsüzlüğe meyilli olmuşlardır. ABD’de, siyahların yüzde 16'sı ve be­yazların yüzde 29'u, son yirmi yıl içinde başka ırktan insanlara karşı daha tahammülsüz hale geldiklerini belirtmektedir.
Sayfa 257 - Ayrıntı Yayınları, Dördüncü Basım 2010Kitabı okudu
Yeryüzüne gelmek kendi yurdumuzdan uzakta yabancı bir ülkeye yolculuk yapmaya benzer. Bazı şeyler size tanıdık görünür, ama çoğu şeye, özellikle de bağışlayıcı olan koşullara alışana kadar tuhaf gelecektir. Asıl yurdumuz mutlak huzur, tam kabul ve eksiksiz sevginin olduğu bir yerdir. Ruhlar evimizden ayrıldığında, artık bu güzel özelliklerin çevremizde olacağını varsayamayız. Yeryüzünde, bir taraftan sevinç ve sevgiyi ararken, bir taraftan da hoşgörüsüzlük, öfke ve üzüntüyle baş etmeyi öğrenmek zorundayız. Bu yolda, hayatta kalmak için içimizdeki iyiliği feda ederek ve çevremizdeki kişilere yönelik üstünlük ya da değersizlik tutumları edinerek bütünlüğümüzü kaybetmemeliyiz. Kusurlu bir dünyada yaşamanın, kusursuzluğun gerçek anlamını takdir etmemize yardımcı olacağını biliriz. Bir başka yaşama yolculuğumuzdan önce cesaret ve alçakgönüllülük isteriz. Farkındalığımız arttıkça varoluşumuzun kalitesi de artacaktır. Sınanma biçimimiz de budur. Bu sınavı geçmek kaderimizdir.
Reklam
Will Durant
"Hoşgörüsüzlük, güçlü bir inancın en doğal sonucudur; hoşgörü, ancak inanç kesinliğini yitirdiğinde ortaya çıkar; kesinlik, ölümcüldür."
Kitlelerin kanaati kör bir itaat, azılı bir hoşgörüsüzlük, şiddetli bir propaganda ihtiyacı gibi dini duyguya has bir takım özellikler kazanır. Ve bu sebeple tüm inançlarda dini bir yön bulunduğunu söyleyebiliriz. Kitlenin alkışladığı kahraman onun için bir tür tanrı gibidir. Napolyon'a da 15 sene boyunca bu şekilde bakıldı. Hiçbir tanrıya Napolyon kadar tutkuyla tapınılmamıştır. Ve hiçbir tanrı da insanları öyle kolayca ölüme gönderememiştir.
Manipüle yöntemine bakar mısınız ben bile inandım
"Aynı kurallar terörizmde de geçerlidir. En tehlikeli teröristler aslında bombaları yapanlar değil, çaresiz topluluklara nefret aşılayan ve emrindekileri şiddet içerikli eylemlerde bulunmaya teşvik eden nüfuz sahibi liderlerdir. Kolay etki altında kalan insanlara hoşgörüsüzlük, milliyetçilik veya kin aşılayarak dünyayı altüst etmek, tek bir güçlü ve kötü insana bakar."
Sayfa 392 - NaipKitabı okudu
Bir tanrıyı yakışıksızca seven kişi, başkalarını da onu sevmeye zorlar, buna razı olmazlarsa onları yok etmeye de hazırdır. Hiçbir hoşgörüsüzlük, ideolojik taviz vermezlik veya din yayıcılığı yoktur ki, şevkin hayvanı temelini açığa vurmasın.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.