Afrika Nasıl Kara Afrika Oldu?
Bize öğretilenlere göre Batı uygarlığı yakın doğuda filizlendi, Avrupa'da Yunanlılar ve Romalılar sayesinde en parlak çağını yaşadı ve dünyanın en büyük 3 dini olan Hristiyanlık Yahudilik ve İslam bu uygarlığın ürünüydü. Bu dinler birbirleriyle yakın akraba olan dilleri konuşan insanlar arasında çıkmıştı, bunlara Sami dilleri deniyordu: sırasıyla Aramca, İbranice ve Arapça. Bizler içgüdüsel olarak Sami halkalarını yakın Doğu ile birleştiririz. Oysa Greenberg Sami dillerinin çok daha büyük bir ailenin 6 ya da daha fazla dalından yalnızca biri olduğunu saptadı. Afro Asya denen bu ailenin bütün öteki dalları yalnızca Afrika'da konuşulan dillerdir. Hatta Sami alt ailesinin kendisi bile temelde bir Afrika dilidir, yaşayan 19 sami dilinden 12'si yalnızca e Etiyopya'da konuşulur demek ki afroasya dilleri Afrika'da doğmuştur, bunların bir kolu Yakındoğu'ya yayılmıştır. Bau da demektir ki Batı uygarlığının ahlaksal temeli olan Eski ahitin, Yeni ahitin ve Kur'an'ın yazarlarının konuştukları dillerin doğum yeri afrika'dır.
Sayfa 457Kitabı okudu
Mısır'ın birliği, büyük dinlerin etkisini bile yok edebilecek mahiyette idi. Ne İslâm, ne de Hristiyanlık Mısır'ı eski geleneklerinden uzaklaştırabildi. Helenizm zayıflayınca, Arap istilâsından bile önce, Mısır'ın Kiptî ruhu galip geldi. Hristiyanlık zıt mezheplere ayrılınca, Mısır'da kendine has bir mezhep ortaya çıktı ve süratle emniyet içinde kişiliğini tekrar kazandı.
Sayfa 51 - Akçağ Yayınevi
Reklam
Ne Papaz Ne Keşiş
İnsan Allah'a sığınmak için Hristiyanlık'ta olduğu gibi bir papaza muhtaç değil. Kalkar, abdest alır ve namaza başlar. Talebini kendisi gibi muhtaç olan bir kula değil, her şeyden müstağni olan Allah Azze ve Celle'ye arz eder.
Sayfa 63 - HÜKÜM KİTAPKitabı okudu
İki yüzlüler!!!
Ey ikiyüzlüler! Yeşaya'nın sizinle ilgili şu peygamberlik sözü ne kadar yerindedir: ‘Bu halk dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak. Bana boşuna taparlar. Çünkü öğrettikleri, sadece insan buyruklarıdır.’ ” MATTA 15:7‭-‬9
Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, ‘Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.’ “Böylece Yeşaya'nın peygamberlik sözü onlar için gerçekleşmiş oldu: ‘Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz! Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, Kulakları ağırlaştı. Gözlerini kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulakları duymasın, yürekleri anlamasın Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.’ MATTA 13:13‭-‬15
Deistler kendilerini "doğal dinin" (natural religion) mensupları olarak görürler. Literatürde de deizmin yerine "natural religion" ifadesi kullanıldığı çokça vakidir. Papazların sömürge faaliyetlerini Hristiyanlık kisvesi altında devam ettirmelerine karşın bir aksü'l-amel olarak ortaya çıkan deizme göre tanrı, tamamen mantiki kurallar ile uyumlu bir olgudur. Deistler, tanrıyı varlığın ilk sebebi (illeti) görürken, var olma işleminden sonra ona herhangi bir şekilde müdahil olmasını veya ona karışmasını gereksiz görmektedirler.
Sayfa 10 - Deizmin İnanç SistemiKitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.