Şimdi, şu dakikada, yarın için her zamankinden daha umutluyum aslında. O bilinmezlik bana korku vermiyor, aksine kıymetini hatırlatıyor. Çünkü dünden kalanlar bugün çok daha başka anlamlar buluyor içimde. O yüzden, akıp gideni durduramasam da, ardında kalanları kayda geçirmeye çalışıyorum. Bir an önce zihnimde ki şu karmaşayı toplamak istiyorum.
Zihnim öyle dağınık ki bugünlerde... O dağınıklık içinde yönümü kaybetmiş gibiyim. Hatırladıkkarımın ne kadarı gerçekti, ne kadarını kendim tamamladım ve tamamlamadığım o bütüne ben ne kadar inandım, şu anda bilemiyorum.
Sonra onlarca yıl bir fotoğrafmış gibi duran hayatım,geçmişin acısını çıkartırcasına hareketlendi ve hiç akmadığını düşündüğüm zaman,yetişemediğim bir şekilde hızlandı. Olmaz dediklerim oldu. Geçmez dediklerim geçti gitti. Gidenler döndü, kalanların bazıları öldü. Sonra tam her şey yoluna girdi, mutlu sona az kaldı derken beklenmedik bir fırtına çıktı. Ama biz alışkındık fırtınalara. Kaç kez bu gemiyi sağ salim yanaştırdık karaya.