Alışılmışın dışında yazılan bu kitabı okurken kelimelerin sadeliği, cümlelerin açıklığı okumanıza büyüleyici bir hava katıyor. Başlarda biraz garip gelse de cümlelerin bu denli net olmasının asıl gücünü kitap bittikten sonra daha iyi sezinliyorsunuz.
Yabancı, hiçbir zaman güncelliğini yitirmeyecek dev bir eser. insanın kendi iç dünyasının dış dünyayla savaşımının tezahürü. üzerinde konuşulacak o kadar çok detay var ki kitabın bütününü düşünürken titizlikle hafızasını yoklamak durumunda kalıyor insan. Aynı zamanda sonu gelmeyen sorgulamalar başlıyor hayata, insanlara ve en çok da kendine dair.
Kitabın kahramanı Meursault un maruz kaldığı durumlar, yaşadığı psikolojik dalgalanmalar, dış dünyaya bakış açısı ve bunlara eşlik eden derin sessizliğin tınısı o kadar muhteşem harmanlanmış ki kendimi çoğu zaman kitabın içinde gördüm. Sanki o mahkemede ben yargılandım ve tanıdığım tüm insanlar gelip beni tek tek anlattı. Ortak duygularımız olmasına rağmen yine de yabancı, yine de sessiz, yine de umutsuz bir kabulleniş içinde bekleyen insanı bu hale getiren toplum mu, şartlar mı yoksa insanın kendisi mi? Bu soruları birçok açıdan düşündüren Yabancı'yı okurken farklı bir deneyim yaşayacağınızdan emin olabilirsiniz.
İnsanın ne kadar yabancı olduğunu da testten geçiren bir kitap aynı zamanda. Meğer yabancılık ne çok işlemiş ruhumuza...
Bittikten sonra sarılıp uzun uzun düşündüren nadir kitaplardan.
Kesinlikle tavsiye edilir.