Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep

Zeynep
@hulola
Gıda Mühendisi
13 okur puanı
Temmuz 2016 tarihinde katıldı
Zeynep

Zeynep

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig
7.8/10 · 112,2bin okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Yabancı
YabancıAlbert Camus
8.1/10 · 112,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşamın daha başlangıcında iki ödev: Giderek çevreni daraltmak ve kendini bu çevre dışında bir yerde gizleyip gizlemediğini sürekli denetlemek.
Putlara tapınmanın ilk nedeni, kuşkusuz nesnelerden korku, ama buna bağlı olarak, nesnelerin gerekliliğinden korku ve buna bağlı olarak, nesnelere karşı sorumluluktan korkuydu. Bu sorunluluk insanüstü tek bir varlığa yüklenme cesareti gösterilmeyecek kadar büyüktü, çünkü sadece bir varlığın aracılığı da sorumluluğu yeterince hafifletilemezdi, yalnızca bir tek varlıkla ilişkisi, gereğinden fazla sorumluluğu lekelemiş olacaktı, işte bundan dolayı her nesnenin sorumluluğu nesnenin kendisine verildi, daha da ileri gidilerek nesneler insanlardan sorumlu tutuldular.
Reklam
Hiç kimse eninde sonunda kendisine gerçekten zarar verecek bir şeyi isteyemez. Kimi insanda böyle bir durum görünüyorsa - belki de herkeste var bu görünüm- açıklaması, insanın içinde ki birinci kişi kendine yararlı bir şey isterken, bunun durumla ilgili karara yarı yarıya katılan diğer ikinci kişiye zarar verdiği şeklindedir. İnsan karar sırasında değil daha başlangıçta ikinci kişinin yanında yer almış olsa , birinci kişi ve onunla birlikte istek de silinip giderdi.
Aynı zamanda, birbirinden tümüyle farklı olsalar da nesnesi aynı olan algılar vardır; dolayısıyla bundan ancak aynı insanda farklı özneler olduğu sonucu çıkarılmalıdır.
Yok edilemez tektir; her insan tek başına böyledir ve aynı zamanda bu herkesin ortak noktasıdır, dolayısıyla insanları birbirine bağlayan eşi benzeri olmayan parçalanmaz bir bağ vardır.
O yeryüzünün özgür ve kendini güvenlikte hisseden bir vatandaşıdır, çünkü ona dünyanın her yerine ulaşma imkanını veren yeterince uzun bir zincirle bağlanmıştır, ancak bu zincirin uzunluğu kendisini dünyanın sınırları içinde tutacak kadardır. Ne var ki aynı zamanda, gökyüzünün de özgür ve kendini güvenlikte hisseden bir vatandaşıdır, çünkü yine benzer hesaplar yapılmış göksel bir zincirle bağlanmıştır. Yeryüzüne inmek mi istiyor, gökyüzünün zincirisin tasması yakasından çeker; gökyüzüne çıkmak mı istiyor, bu kez de yeryüzü zincirinin tasması yapar aynı işi. Ama bütün bunlara rağmen, tüm olanaklar elindedir ve bunun da farkındadır; hatta tüm bu olanları ilk zincirle bağlanışındaki bir hataya bağlamayı reddeder.
Her şey bir aldatmacadır: Yanılgıların en küçük ölçütünü aramak, alışılmış ölçüler içinde kalmak, en büyük ölçütü aramak. Birinci durumda insan onu elde etme işini hafife alarak aldatır İyi’yi, Kötü’yü ise uygunsuz koşullar öne sürerek. İkinci durumda dünyevi işlerde bile ona ulaşmaya çalışılmayarak aldatılır İyi’yi. Üçüncü durumda ise kendisinden olabildiğince uzaklaşılarak aldatılır İyi ve en aşırıya vardırılarak güçsüz kılınacağı umularak aldatılır Kötü. Bunların içinden yeğlenebilir olarak ikinci durum görünüyor, çünkü her durumda İyi aldatılırken, hiç olmazsa bu durumda, en azından görünüşte, Kötü aldatılmamaktadır.
Reklam
Tinsel bir dünyadan başka bir dünya yoktur; duyusal dünya dediğimiz tinsel dünyadaki kötüdür ve kötü dediğimiz de sonsuz gelişimimizdeki bir anın gerekliliğidir. Çok güçlü bir ışıkla dünya çözülebilir. Zayıf gözler karşısında katılaşır, daha zayıf olanlar karşısında yumruğa dönüşür, daha da zayıflar karşısında utangaçlaşır ve kendisine bakma cesareti gösterenleri ezer geçer.
Yılanın aracılığı gerekliydi: Kötü, insanı ayartabilir, ama insanın kendisi olamaz.
İnsan içindeki yok edilemez olana sürekli bir güven duymadan yaşayamaz, ancak hem yok edilemez olan hem de güven onun için hep gizli kalabilir. Bu gizli-kalma’nın ifade biçimlerinden biri kişisel bir Tanrı’ya inançtır.
102 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.