RAB'DEN KORKUYOR MUYUZ?
Bu bölümün başlığı muhtemelen pek çok Hristiyan'ın üzerinde çok az düşündüğü önemli bir konuyu ortaya koyuyor. Üzerinde ne kadar da az düşünülse, bu (zarar görme pahasına göz ardı ettiğimiz) oldukça önemli bir konudur. Kutsal Kitap'ın Rab korkusu hakkında söyleyeceği çok şey vardır, ancak Hristiyanların büyük bir çoğunluğu bu kavramı
Sayfa 99 - GDKKitabı okudu
Teknolojik gelişmenin izleği tamamen farklıdır, içimizdeki sesi dinlemek değil, kontrol etmek ister. Tüm bu sesleri yaratan biyokimyasal sistemi anladığımız anda butonlar ve şalterlerle oynayabilir, sesi biraz açıp isteyince kısabilir, hayatı çok daha rahat ve kolay hale getirebiliriz. Dikkati dağılan avukata bir konsantrasyon hapı, suçluluk hisseden askere ve mutsuz eşe birer antidepresan verebiliriz ki bu müdahaleler daha başlangıç. Hümanistler bu yaklaşım karşısında sıklıkla dehşete düşse de peşin hükümlü olmamalıyız. Kendimizi dinlememizi öğütleyen hümanist tavsiye pek çok insanın hayatını karartırken, doğru kimyasalın doğru dozda kullanımı milyonlarca insanın ruh halini ve ilişkilerini düzeltmiş durumda. Bazı insanların kendini dinleyebilmesi, ancak içinde bağrışıp duran sesleri susturmasıyla mümkün olabilir. Modern psikiyatriye göre pek çok "iç ses" ve "özgün arzu" nörolojik hastalıklar ve biyokimyasal dengesizliklerin bir yan ürünü olmaktan ibarettir. Klinik depresyondan mustarip insanlar, biyokimyasal bir bozukluk yüzünden her şeyi karanlık camlar ardında gördükleri için umut vaat eden kariyerlerden ya da sağlıklı ilişkilerden vazgeçiyorlar. Bu yıkıcı sesleri dinlemektense susturmak daha hayırlı olabilir. Sally Adee iç seslerini susturmak için dikkat odaklayıcı başlığı kafasına taktığında usta bir nişancı olmakla kalmamış, kendisini çok daha iyi hissetmeye başlamıştı.
Sayfa 379Kitabı okudu
Reklam
İnsanoğlu hazza ve heyecana doymaz, diğer bir deyişle beklentisi ve arzusu sanki sınırsızdır Hümanist yaklaşım, gerçek anlamıyla insanı en azından Tanrı ile eşdeğer, hatta eylemler bakımından onun üzerinde görme yaklaşımıdır. Modernist sanatçı önce kadere, sonra Tanrı'ya "Çekil yolumdan!" diyor ve bu tarzıyla modernist toplumun gözünde büyüyor.
Sayfa 102 - 103Kitabı okudu
Hümanist ayrı, hümanizm ayrıdır. Hümanizm insanı kutsallaştıran, yücelten, onu kusursuz gören, yeryüzünün sahibiymiş gibi değerlendiren bir yaklaşım. Hümanist ise, insanı bir değer olarak işaret eder; insanın eşref-i mahlukatlığına göndermedir biraz. İnsanın varlıktaki anlamlı yerine işaret etmek farklı, insanı tanrısallaştırmak farklıdır. İnsancıl olmak anlaşılır ama insancı olmak sıkıntılı. İnsancı hümanizma, varlığı insana kurban eden bir şeydir; insancıl olmak ise, insanın varlıktaki yerinin belirmesine çalışmaktır. İnsanın egosunu şişirdiği içindir ki, çağ bu kadar çiğ olmuştur. Şair Necatigil'in ifadesiyle, "çok çiğ çağ”da yaşıyoruz.
Sayfa 131
_Oturarak başarıya ulaşan tek yaratık bir tavuktur. _Seksten daha ilginç bir şey keşfetmiş kişiye entelektüel denir. _Eğer doğru kullanırsan sözcükler X ışınları gibi her şeyi delip geçebilirler. _Dertlerini gözyaşlarında boğmak isteyenlere, dertlerin yüzme bildiğini söyle. _Dertten kim öImüş sanki bırak her şey dağınık kaIsın.
( Bilim Aşkı Üzerine Düşünceler. ) _Bu kitap, evreni ve kendimizi keşfetmek üzerinedir. _BİLİM, bir bilgi bütünlüğünden çok bir düşünme biçimidir. Duyu organlarımızın yetersizligi algılarımızı çarpıtabilir. Bilim deneye dayanır, köhne sabit fikirlere istekte meydan okuyabilmeye, evreni gerçekte oldugu gibi görebilme şeffaflığına yaslar sırtını. Bu
Reklam
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.