Hz. Ebu Hüreyre'den nakledilen ve Ahmed ibn Hanbel ile Ibn Mâce'de bulunan bir hadise göre Efendimiz aleyhisselam şöyle buyurmuşlardır:
Ölüm anında dindar kulun yanına melekler geldiklerinde şöyle derler:
"Temiz bedende bulunan temiz ruh haydi çık!
Bizim övgülerimizle çık!
Huzur ve mutluluk içinde, sana kızmamış bir Rabbin merhametiyle çık!"
Ruh bedenden ayrılıncaya kadar bu sözleri tekrarlarlar. Sonra onu alır, göğe götürürler. Semanın kapıları önünde sorular sorulur ve kapılar açılır. Sorulur "Kimdir bu?". Cevap verilir: "Falancadır". Bunun üzerine göğün melekleri ona şöyle seslenirler:
Hoş geldin en temiz bedende bulunmuş temiz ruh!
Huzur ve mutluluk içinde,
sana kızmamış bir Rabbin merhametiyle gir buraya!
Sayfa 59 - Sufi KitapKitabı okudu
Mutluluk huzurla ilgili bir şey değildir. Mutluluk, birliğin sarıldığı şiddetli bir arzudur, huzur ise unutuşun doldurduğu bir vazgeçiştir. Ezeli - ebedi olan ruh huzuru bilmez, çünkü o kusursuzluğa ulaşmaya çalışır ve kusursuzluk da sonsuzdur.
Sayfa 87Kitabı okudu
Hayallere daldı. İçinden çok şeyler geçiyordu. Bu içinden geçenlerin hepsi de mutluluk, huzur ve sükûnet üzerineydi.
Sayfa 16Kitabı okudu
Günlük yaşayış, göçmenlerin hayatını tamamıyla dolduran işler. Ah, bunlar hiç de beylik şeyler değildi, kaderdi bu; mutluluk, rahat ve huzur idi bu.
"Her işin ivazsız olanı güzeldir. Huzur ve mutluluk ivazsızlıktan doğar."
İvazsız = Karşılıksız
Sayfa 86 - Ötüken yayınlarıKitabı okudu
İnsanı en çok ne yıkar bilir misin? Hiç beklemediği birinden gelen, ondan yana olmayan bir karar yıkar. Ve bir ka yıkılan insan artık yıkılmaz. Çünkü artık umursamaz olumsuz kararları, umursamaz ihanetleri. Umursamayan insan daha beklentisiz yaşar. İşte mutluluk değil belki ama huzur da ondan sonra gelir insana, yani birinden veya birilerinden beklentiyi sonlandırdığında, kaygısız olur insan, kaygısız olunca da huzurlu olur. Düşün bir, insan vazgeçmez dediği nelerden vazgeçmiş, vazgeçmek zorunda kalmış. İnatla yük taşıyan katırlar gibi birdenbire durup inat ederek tek adım atmamış, artık kimse o yükü ona taşıtamamış. Gözlemleme din mi hayatlarında böyle şeyler? Belki de başarıya çok yakınsın kim bilir?
Ah benim ruhumun sevinci!
Bu huzur gelecekse her fırtınadan sonra
Varsın kopsun kasırgalar ölümü diriltinceye kadar!
Varsın güçlükle yol alan gemi
Tepelere tırmansın Olympos kadar yüksek dalgalarla
Ve sonra cenneti cehennemden ayıran uçurum derinliğine insin!
Ölüm en büyük mutluluk olurdu, eğer ölseydim şimdi,
Öyle mutluyum ki şu anda
Bu huzuru duyacağımı sanmam geleceğin bilinmeyen yazgısında.
Sayfa 37Kitabı okudu
Dinle !
Sana hiçbir zaman gül bahçesi vadetmedim ben. Hiçbir zaman kusursuz bir adalet vadetmedim... " Ve hiçbir zaman huzur ya da mutluluk da vadetmedim. Sana ancak bütün bunlarla savaşma özgürlüğüne kavuşmanda yardımcı olabilirim. Sana sunduğum tek şey savaşım.
