Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Peygamberimizin insanları eğitirken dikkat ettiği en önemli konu onların mizaçlarına uygun yönlendirme yapmaktır. Kimse cesareti ile ön plana çıkan Hz. Ömer'den (ra) Hz. Ali (ra) gibi olmasını bekleyemez. Aklı ön planda olan Hz. Ali'den de (ra) hayâsı ile bilinen Hz. Osman (ra) gibi davranması beklenemez.
Sayfa 223 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Hz. Ali (ra)
Devan sendedir, halbuki bilmezsin; derdin de sendedir, halbuki görmezsin. Sen kendini küçücük bir varlık zannedersin, halbuki koskoca cihan sende dürülmüştür.
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
Sadece Bir Kişiden(Çocuktan) Gelen O Asil Haykırış!
...Derken, Yüce Allah'tan emir geldi: "(Önce) En yakın akrabalarını uyar."⁹⁹ ... Efendimiz(sav), sonunda kararını verdi ve bir gün en yakın akrabalarını evine çağırdı. Gelenler kırk kişiydi... -Benim, size getirdiğim iyilik ve hayırları bir başkası akrabalarına getirmiş değildir. Bunlar, dünyada huzurlu yaşamanız,ahirette de mutlu olmanız içindir. Sizden istediğim tek şey var: "Allah bir ve tektir. Muhammed(sav) de O'nun Peygamberidir." demeniz. Sakin ortamı bozan olmadı bu kez. Bir süre durdu. Konuşmadan dinleyenleri tek tek dikkatlice tatlı bakışlarıyla bir kez daha süzdü. Ardından: -Bu konuda bana kim yardımcı olmak ister, diye sordu. Çetin bir soruydu bu. Tüm zihinlerde yankılandı birden. Ortalığı derin bir sessizlik bürüdü yine. Kimseden ses çıkmadı. Bütün başlar öne eğildi. Kimi dudak büktü, kimi alaylı bir tavır takındı. •Onca yaşlı arasından sadece Ali(ra) çekinmeden ayağa kalktı.• Çocuksu, ama yiğit sesiyle ortalığı çınlattı: •-Ben varım, ey Allah'ın Resûlü! Ben! Yardımcın ve dostun ben olacağım. Bundan böyle dostların benim dostum, düşmanların benim düşmanlarımdır!• Henüz dokuz-on yaşındaydı, ama yürekliydi. İmanı da cesaretine cesaret katmıştı. Doğruyu söylemekten, doğrunun yanında yer almaktan çekinmeyen bir yiğit olmuştu. Toplantıda bulunan yaşlı ve söz sahibi yakınları bir tek söz edemediler bu asil haykırışa. ..."
Sayfa 159 - Timaş Yay. , Salih Suruç, 99: Şuarâ, 26/214Kitabı okuyor
Hz. Ömer(ra): “Ben sizler hesabına iki kişiden korkuyorum: Kuran’ı yanlış yorumlayan adamla saltanat için kardeşine kıyam eden kimseden.”
Sayfa 619Kitabı okudu
•|Hz. Ali (ra) anlatıyor : "Bir gece Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem evimize gelip beni ve kızı Fatıma'yı kaldırıp : "Haydi namaz (teheccüd) kılmıyor musunuz..? buyurdu... Ben de : "Ey Allah'ın Rasûlu, canlarımız Allah'ın elindedir... Eğer bizim kalkmamızı dilerse kaldırır..!" dedim... Ben böyle söyleyince dönüp gitti ve bana hiçbir karşılık vermedi... Sonra onun giderken dizlerini döverek ve Kehf, 18/54. ayeti okuyarak, "İnsan tartışmaya ne kadar da düşkün böyle..!" dediğini duydum..."
Hz Ali ra buyur du ki
senin dünyandan elde ettiğinle pek fazla se- vinme! Dünyanda elinden kaçanın arkasından da gam yeme! Senin sevincin Allah'ın huzuruna gönderdiğin, üzüntün de geride bıraktığından olsun. Meşguliyetin âhiretin için, him- metin de ölümünden sonrakinde olsun!"
Reklam
Hz. Ali (ra)
Ölüm için hazırlıklı ol ve sıkı dur! Zira ölüm seni muhakkak yakalayacak. Ölüm kapıyı çaldık. tan sonra feryad-ı figân etme, çünkü bu fayda getirmez.
İbni Abbas'ın (ra) "Bir gece Ali b. Ebi Talib'in yanındaydım. Gecenin başından sabaha kadar besmelenin "be" harfinin açıklamasını yaptı. Kendimi koca bir denizin yanında küçücük bir gölet gibi hissettim." demesi de sözümüzü güçlendirir. İşte bu yüzden Resûl-i Zişan sallallahu aleyhi ve sellem: "Ben ilmin şehriyim, Ali ise kapısıdır" ve "Muhakkak ki ilmin öyle gizli ve mahfuz bir kısmı vardır ki onu sadece Allah'ı bilen alimler bilebilirler. Onlar konuştukları zaman da kendilerini yalnız Hak'tan gafil olanlar inkar eder" buyurmuştur.
Sayfa 44
SETEKÛNU FİTNETUN...
ستكون فتنة يصبح الرجل فيها مؤمناً ويمسى كافراً إلا من احياه الله بالعلم. (1) Ebu Umame (ra)'den rivayet edilen bu hadisin meali şöyledir: "Adamın mümin olarak sabahlayacağı ve kafir olarak akşamlayacağı birtakım fitneler olacaktır. Ancak, Allah'ın ilimle ihya ettikleri bundan müstesnadır." İbn Mace'nin rivayet ettiği bu hadis zayıftır. Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bu hadisin isnadı zayıftır. İbn Main demiştir ki: "(Ravilerden) Ali b. Yezid'in el-Kasım'dan, onun da Ebu Umame'den rivayet ettiklerinin tümü zayıftır." Buhari ve başkaları da demiştir ki: "Ali b. Yezid, munkeru'l-hadistir."(2) Nur Risaleleri'nde, bu zayıf hadisin "Allah'ın ilimle ihya ettiği" anlamına gelen kısmı ebced hesabına tabi tutulmuştur. Tabii ki, Allah'ın ilimle ihya ettiği kişi de, lakabı "el-Kürdi" olan Said Nursî'dir!.. Hadis, Allah'ın görevlendirdiği Said Nursî'nin ödevlerini ahvalini, ve matematiksel kati ifadesinin tahsisiyle de aynen göstermektedir: Ahyahullâhu bi'l-'ilmi = 265 el-Kürdî = 265. "Bu hadis-i şerif, bir mânâ-yı işâriyle, zamanımızda bütün cihan-ı dalälete meydan okuyan bir me'mur-u İlâhî'nin vezaif ve ahvâlini, riyazî ifade-i kat'iyesinin tahsisiyle de aynen göstermektedir. "(3) Hz. Peygamber (s.a.v.)'i bunlardan tenzih etmekten başka diyecek bir şey yok. 1- Tılsımlar Mecmûası, 178. 2- İbn Mace, Fiten, 9/3954. 3- Tılsımlar Местûası, 178-179.
Sayfa 451Kitabı okudu
SEBİR DAĞI İLE İLGİLİ BİR RİVAYET
"Nakledilmiş ki: Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, Mekke'den hicret ettiği ve küffarlar takibe çıktıkları vakit, Sebîr namındaki dağa çıktılar. Sebîr dedi ki: Ya Resûlallah, benden ininiz! Korkarım, benim üstümde sizi vururlarsa, Allah beni tâzib (azap) eder. Onun için korkarım." Cebel-i Hıra çağırdı: Ya Resülallahi ileyye
Sayfa 329 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Reklam
'Öyle bir ömür geçirin ki düşmanlarınız bile ölümünüze ağlasın. ' Hz.Ali (ra)
Bir gün Hz. Ali (ra), eline gümüş bir para alıp şöyle buyurdu: "Sen öyle bir şeysin ki elimden gitmedikçe, bana fayda vermezsin" Derler ki: Şeytan, dünyada ilk yapılan altın ve gümüşü alıp gözüne sürdü, öptü ve şöyle dedi: "Seni seven benim kulumdur!"
NUR RİSALELERİNDE HZ. ALİ İLE İLGİLİ RİVAYETLER
"BEN İLMİN ŞEHRİYİM, ALİ DE ONUN KAPISIDIR."(1) Nur Risaleleri'nde "Keramet-i Aleviye" diye sunulan bu büyük iddiaların temel dayanağı, işte bu hadistir. Bu hadisin Nur Risaleleri'ninde zikredilmesinin sebebi, müellifinin gizli ilimlerin Hz. Ali'ye verildiğine inanması ve bundan kendisi ve risaleleri lehine
Sayfa 223 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
KUR'AN AYETLERİNİN SAYISI
Said Nursi: "Kur'an... ondört asır müddetinde her dakikada altıbin altıyüz altmışaltı ayetleri, kemâl-i ihtiramla (kusursuz saygı ile) hiç olmazsa yüz milyondan ziyade insanların dilleriyle okunuyor."(1) Keskinoğlu da şöyle demektedir: Ayetleri yuvarlak rakam olarak 6666 sayarlar. Bazılarınca daha azdır. Çünkü mukattaatı bir ayet
Sayfa 85 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Çoğumuzun cevabını yanlış bildiği o soru:
Sual: Kader meselesinde duaların yeri nedir? Dualarımız kaderimizi değiştirmiş mi oluyor? Sadaka belayı defeder mi? Yani amellerimiz, isteklerimiz kaderlerimizi değiştirir mi? Cevap: Değiştirmez. Kaderimiz bellidir. Muallak olan kısmı bizim irademizi ne yönde kullanacağımıza bağlı olarak tahakkuk ediyor. Cenâb-ı Hakk bunu biliyor mu? Tabii ki biliyor. O bize göre muallak, Cenab-ı Hakk onun nasıl tahakkuk edeceğini biliyor, biz bilmiyoruz. Bizim tercihimiz hangi yönde olursa Cenâb-ı Hakk onu o şekilde yaratıyor ama bizim tercihimizin hangi yönde olacağını da biliyor. Meşhur bir misaldir: Yahudi'nin biri Hz. Ali (ra)'a gelmiş, elinde bir lokma var. Demiş ki, "Bu benim nasibim mi, değil mi?" Hz. Ali (r.a), nasibin dese adam yere atacak yemeyecek. Nasibin değil dese ağzına atıp yiyecek. Hz. Ali (r.a) ona "Yersen nasibin, yemezsen değil" diye cevap vermiş. Dilimizde bir söz var: "Yersen yoğurt, içersen ayran". Dolayısıyla muallak kısmını, Cenâb-ı Hakk tercihlerimize bırakmış ama tercihlerimizi hangi yönde kullanacağımızı biliyor. Dolayısıyla bu muallaklık bize göredir, Cenab-ı Hakk'a göre değildir. O, neyin nasıl olacağını biliyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.