Her mezhep, kendine özgü bir yer edinebilmek için yapay bir tarih üretmiştir. Bu sözümüzün en açık kanıtı, Dört Halife Dönemi'ne bazı mezheplerin bakışıdır. Mesela Ehl-i Sünnet, Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali'nin halifelik dönemlerini İslâm'ın en ideal dönemi olarak bir tür kutsallık şemsiyesi altına taşımıştır. Hariciler, Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer dönemini meşru kabul ederken; Hz. Osman ve Hz. Ali'yi ise tekfir ederler. Şia ise hilafetin Hz. Peygamber'den (s.a.v.) hemen sonra nass ve tayinle Hz. Ali'nin hakkı olduğunu ileri sürer. Açıkça görülebileceği gibi, her üç anlayış da birbirinden farklıdır. Her mezhep, kendine göre bir tarih inşa etmiştir. Temel amaç, kendisinin en doğru, en sahih mezhep olduğunu göstermektir. Bu duruma, tarihin geriye doğru işletilmesi denilebilir...