Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Peygamberimizin insanları eğitirken dikkat ettiği en önemli konu onların mizaçlarına uygun yönlendirme yapmaktır. Kimse cesareti ile ön plana çıkan Hz. Ömer'den (ra) Hz. Ali (ra) gibi olmasını bekleyemez. Aklı ön planda olan Hz. Ali'den de (ra) hayâsı ile bilinen Hz. Osman (ra) gibi davranması beklenemez.
Sayfa 223 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
584 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
“Karanlık arzuların içinde bunalan iyi bir insan Asla ayrılmaz doğru yoldan.” Faust, dünya edebiyatının en meşhur karakterlerinden biridir. Tarihte gerçekten var olduğu düşünülen Johann Faustus’un hayatından esinlenerek kurgulanmıştır. Rivayetlere göre Doktor Johann Faustus, 1480’li yıllarda Almanya’da doğmuş ve 1540 yılına doğru
Faust
FaustJohann Wolfgang Von Goethe · İthaki Yayınları · 202213,6bin okunma
Reklam
Hz. Osman, isyancı Müslümanlar tarafından kuşatıldığı zaman, isyancılar halifeden görevden çekilmesini, aksi halde kendisini öldüreceklerini, bildirdiler. İsyancıların bu isteğini Hz. Osman: "Allah'ın bana giydirmiş olduğu gömleği çıkarmam."168 diyerek kabul etmedi. Hz. Osman bu görüşünde, kaderi bahane ederek, 169 tebaanın 170 kendisine isyan hakkı olmadığı belirtmek istemişti. Hz. Osman'ın bu anlayışına isyancılar aynı mantıkla cevap vermişlerdi. İsyancılar, Hz. Osman'a taş atıp, bu taşı Allah'ın attığını, ileri sürdüler. Hz. Osman isyancıların bu iddiasını, "Yalan söylüyorsunuz. Bana taşı Allah atsaydı taş isabet ederdi."171 şeklinde konuşarak kabul etmedi. Bu görüşü ile Hz. Osman Cebri düşünceyi reddetmişti. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, Hz. Osman'ın hilafetten ayrılmamak için gösterdiği gerekçe ile son görüşünün çelişik olmasıdır. Bu da göstermektedir ki , kendini ilgilendirme şekline göre, kişinin kader anlayışı değişebilmektedir.
“Nedamet ateşiyle dolu bir gönülle, nemli gözlerle tövbe et! Zira çiçekler güneşli ve ıslak yerlerde açar!..” Hz. Mevlana
“Kur’an-ı Kerim‘in ayetlerini, Hazreti Peygamber’in hadisi şeriflerini okumadan evvel kendini düzelt. Gül bahçelerindeki güzel kokuları duymuyorsan, kusuru bahçede değil gönlünde ve burnunda ara.” Hz.Mevlana
Çünkü bir insanın nerede yarası varsa hem de yarası deri de değil derinlerde ise o yaraların dermanı işte bu sahabelerin hayatındadır.
Reklam
İbni Ebu Dâvûd'un bu rivayetine göre, Hz. Osman cuma gecesi Bakara sûresinden Mâide sûresine kadar okurdu. Cumartesi gecesi En'âm sûresinden Hûd sûresine, pazar gecesi Yûsuf sûresinden Meryem sûresine, pazartesi gecesi Tâhâ sûresinden Kasas sûresine, salı gecesi Ankebût sûresinden Sâd sûresine, çarşamba gecesi Zümer sûresinden Rahmân sûresine kadar, perşembe gecesi de geri kalan kısmı okumak sûretiyle hatmini tamamlardı.
Sayfa 111 - İbni Hacer el-Askalâni, Netâicü'l-efkâr, III, 165.Kitabı okuyor
Erkek adam ağlamazmış! Hz. Muhammed (s. a. v) ümmetim ümmetim diye gözyaşı dökmedi mi? Zilzal suresini duyunca Hz. Ebubekir hıçkırıklara gömülmedi mi? Hz. Ömer, efendimiz (s. a. v)'in yattığı hasırdan sırtının çukur çukur olduğunu görünce gözünde yaşlar birikmedi mi? Kabirlerin yanına varınca sakalları ıslanıncaya kadar ağlayan Hz. Osman adam değil mi? Erkek ADAM Ağlamaz değil! Adam gibi ADAMSA ağlar!!! AŞK der Ağlar, AFF der Ağlar, ALLAH der Ağlar...
Daha önemli sayılabilecek husus ise Hz. Muhammed'in kendisinin de serbest pi­yasayı teşvik eden, fiyatlara müdahaleyi reddeden ve ticaretle uğ­raşmış bir kişi olmasıdır. Bunun dışında Dört Halifeden Hz. Ebube­kir kumaş tüccarı, Hz. Osman ise tahıl ithalatçısı idi .
Sayfa 29 - Ufuk YayınlarıKitabı okudu
Muhakkak ki dünya fâni, Âhiret ise bâkidir. Fâni olan sizi şımartıp azdırmasın. Bâki olandan alıkoymasın. Siz bâkiyi, fâni olana tercih ediniz. Dünya, sonu olandır. Dönüş Allah'adır. Allah'tan korkunuz. | Hz. Osman (r.a)
Reklam
Bugüne kadar gelmiş olan o fitnenin tohumunun nasıl atıldığı;
Abdullah b. Sebe, San'alı bir yahudiydi. Hz. Osman zamanında Müslüman oldu. Daha sonra, Müslümanlar arasına fitne sokmak için, İslam ülkelerinde gezmeye çıktı. .... Mısır'a gidip orada yerleştikten hemen sonra da, yıkıcı faaliyetlerine başladı. ..... Müslümanlara diyordu ki: Isa için "rucû edecek" diyorlar. Halbuki esas rücû hakkı, yâni öl- dükten sonra dünyaya dönüş hakkı Muhammed'indir. .... Abdullah Ibn Sebe daha sonra şöyle demeye başladı: Bin peygamber ve bu bin peygamberin de bin vasi'si vardı. Ali de Muhammed'in vasisiydi. Muhammed 'Hatemu'l-enbiya', Ali de 'Hatemu'l evsiyấsı(vasï'lerin sonuncusu)dır. Resalullah(s.a.s)'in vasiyetini yerine getirmeyenden daha zalim kim vardir? Resalullah(s.a.s)'in vasisi Ali, ileri atılıp bu vasiyeti yerine getirmek için ümmet'in yükūnů yüklenmek istedi. lşte Osman, hakkı olmadan bu imtiyazı ondan aldi. Ali, Resalullah(s.a.s)in vasisidir. Ayaklanın ve onu bu işe teşvik edin.
Sayfa 175 - BeyanKitabı okuyor
Ashâb-ı kiram Şam'ı fethettiklerinde Hz. Ömer'le Hz. Osman da oraya teşrif buyurmuşlardı. O zaman hiçbir sahâbe İbrâhîm'in (a.s) kabrine varmadı (ziyaret etmedi). Mezarı üzerinde türbe de yoktu. Emevî ve Abbâsî halifeleri döneminde de böyle devam etti. Ancak hicrî V. asrın sonunda Hristiyanlar Şam'ı zaptettiklerinde İbrâhîm Halil'in (a.s) kabri üzerine bugünkü binayı yaptılar. Şam tekrar İslâm devletinin eline geçtiğinde Müslümanlar bu binayı mescid edindiler.
Sayfa 49 - İşaret Yayınları - et-Tevessül ve'l-Vesîle, İbn TeymiyyeKitabı okudu
Veda Hutbesi
Hz. Peygamber, Arafat'taki hutbesinde, Allah-u Teala'ya hamd-ü senadan sonra şöyle buyurdular: “Ey insanlar! Beni dinleyin. Belki bu yıldan sonra burada sizinle bir daha buluşamam. İslamiyet'ten önceki zamana ait bütün cahiliyet âdetlerini ayağımın altına alıp çiğniyorum. Arab'ın Arap olmıyan (yabancıya) bir yabancının da
Sayfa 132
Veda Haccı Hutbesi'nde..
Bu hutbesinde Hz. Peygamber, eski cahiliyet âdetlerini ayaklarının altına alıp çiğniyor, kan davalarını, ribacılığı kaldırıyordu. İnsanları mutlu hayata kavuşturacak temelleri bildiriyor, cemiyete huzur verecek aile haklarını açıklıyor, insanların eşitliğini bildiriyor, can ve mal emniyetini sağlayacak esaslan ilan ediyordu. Bu hutbedeki hükümler “Hukuk-ı Beşer Beyannamesi”, İnsan Hakları Evrensel Beyannamelerinden çok önce insanların haklarını korumuştur. Bu hutbeden sonra şu mealdeki ayet-i kerime nazil oldu: “Bugün sizin dininizi kemale erdirdim, size verdiğim nimetleri tamamladım ve size Din olarak Müslümanlığı (verip ondan) hoşnut oldum.” Maide, 5/3
Sayfa 131
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.