Sizlere merhaba demiyorum ya da iyi akşamlar dilemiyorum. Çünkü bunu diyerek Melekler ve Şeytanlar'a 5 saniye de olsa geç kalmak istemiyorum. Eyvah, stresten bunu belirtip daha da vakit kaybettim galiba. Neyse...
Kitabı bitirdikten sonra kendimi 8 farklı yerden bıçaklamak istedim. Çünkü bu serinin ilk kitabını okumak yerine kuzenimle filmini
‘Karabasan Tohumları Arasında Yorgun Bir Hac Gezisi’
Doymak bilmez insanoğlunun iştahını kabartan yeni dünyanın nimetlerine ulaşmak gibi aptalca düşler uğruna acımasızlığın sınırlarını zorlayan bir avuç istilacının yarattığı kaosun içinden çıkıp, karanlığın yüreğine bir yılan gibi kıvrılarak yol alan, incelikli bir dehşet.Yazarın hayat tecrübesi, ya da haddinden fazla melankolik hâlet-i
~~ HZ. MUHAMMED ~~
Belli bir din dayatması altında yaşayan bir halk ve bu dayatmaya karşı çıkanların ise toplu katliamlara uğradığı Çarlık Rusya'sında Tolstoy gibi bir dahinin İslam dinini ve Peygamberini yücelten bir kitap yazdığını düşünün.
90 yıl sansür yiyen , adeta saklanan bu kitap ancak Sovyet Birliğinin yıkılmasından sonra
Bana ilaç gibi geldiğini söylesem hiçde abartmış olmam.
İncelememi kasvetli havada yağmur sesinin verdiği müthiş huzurla sıcak kahvemi yudumlarken yazıyorum.
Aklın gerçek yeri beynimde yeni yeni oturmuşken kitap hakkında bişiler tınlatmak istiyorum. Okurken devamlı altını çizdim ve kitap kenarına yeni öğrendiğim kelimeler hakkında minik notlar