ilknur yavuz

ilknur yavuz
@iberceste
Var mıydım ki yok olmaktan korkacağım , yaratmak benim işim değil.
sen o baygın sevgilerin adamı değilsin.
Reklam
Başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız başkalarının düşünceleriyle değil. “Üstümde yıldızlı gök” demişti Königsberg’li “içerimde ahlâk yasası”. Yasa mı? Kimin için? Neyi berkitir yasa? İster gözünü oğuştur,istersen tetiği çek idam mangasındasın içinde yasa varsa.
.. gençtim ya, ne fark eder deyip geçerdim nehrin uğultusu da olur, dalların hışırtısı da gözyaşı, çiğ tanesi, gizli dert veya verem ne fark eder demişim bilmeden farkı istemişim. Vay beni leylak kokusundan çoban çevgenine arastadan ırmaklara çark ettiren dargınlık ..

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Gitgide alışıyorum sana. Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin Yanımda olduğun zamanlar ; Sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor Alkol gibi damarlarıma yayılıyorsun.” Ümit Yaşar Oğuzcan / Alışkanlık
..sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı ?
Reklam
.. Fatih"te yoksul bir gramafon çalıyor Eski zamanlardan bir cuma çalıyor Durup köşe başında dinlesem, sana kullanılmamış bir gök getirsem..
" ayağını bastın odama kırk yıllık beton , çayır çimen şimdi "
..."hatta en kalabalıklar içinde bile onu yakalayıveriyordu, onu tarif etmeye kalksa anlatamazdı, yazmaya kalksa onu betimleyebilecek her sözcük birdenbire kendini yok ederdi, beyninin en aktif olduğu zamanlar bile bu duyguya bir çözüm üretemezdi, ve insanoğlunun bu kadar çaresiz kalıp bir çözüm üretemediği tek duygu aşktan başka neydi ? " Azif / İlknur Yavuz / 2019
“Bu dünya soğuk. Rüzgar genelde ters yöne eser. Limon ağaçları kurur. Bahaneler hep hazır. Güzel günler çabuk geçer."
Ve seni sana döndüren şey Tanrı dışında da bir güç olabildiyse , yaşadığın şeyin hiddetini şimdi idrak edebildin mi ?
Reklam
Beni bu güzel havalar mahvetti, Böyle havada istifa ettim Evkaftaki memuriyetimden. Tütüne böyle havada alıştım, Böyle havada aşık oldum; Eve ekmekle tuz götürmeyi Böyle havalarda unuttum; Şiir yazma hastalığım Hep böyle havalarda nüksetti; Beni bu güzel havalar mahvetti
insan eşref-i mahlukattır derdi babam, bu sözün sözler içinde bir yeri vardı ' /amentü
bu şuursuz beklemeler yıpratmaya başladı beni geceler gündüze inat bulaşıyor ellerime camlardan alnımı dayadığım pencereden dışarıyı seyrediyorum karanlık, kopkoyu bir karanlık sarmış şehri sirenlerin umursamaz gürültüsü korkutuyor beni ambulanslar hızlı hızlı seni taşıyormuşçasına huzursuzum, yoksun bulamıyorum seni en son o gece gördüm seni
yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı , yetmişinde bile , mesela, zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, yaşamak, yani ağır bastığından. '
"evi Nepal'de kalmış , Slovakyalı salyangozdur ruhum " der İsmet Özel, hüznün en tatlı ve ince manasında buluştuk.