Kitap çok güzel fakat ekleyeceğim bir konu var ki cok fazla eski Arapca terimler vardi.Çocuk kitaplarında mekanların eski isminin yanına o ülkenin,ilin simdiki ismi yazılması gerekir ki çocuklar daha iyi konumlandirabilsin. Bunun dışında çok keyifle okuduk.
Hay; diri Yakzan; uyanış kelimelerinden oluşup ruhun, aklın dirilişi anlamana geliyor. Eserin ismi bile ne kadar hoş ne kadar derin değil mi? İçi de bir o kadar zengin ve derin.. Dünyanın ilk felsefik romanı, sembolik tarzda yazılmış bir metin olan Hay bin Yakzan birçok dünya diline çevrilmiş ve Batılı filozoflara ilham kaynağı olmuş.
İnsanın kendisini, hakikati bulma çabalarını ve bu yolda yaşadıklarını okuyoruz. İnsan hiçbir dış etken olmadan akılla "kamil insan" mertebesine ulaşabilir mi sorusuna yanıt aranıyor bu eserde. Bu soru üzerinde hayatımızın her döneminde saatlerce konuşabilir, bol bol düşünüp tefekkür edip ufkumuzu genişletmek için uğraşabiliriz. Bu eser o kadar güzel anlatmış ki tekrar tekrar okunup ders çıkarılabilir.
Önce kitabı hazırlayan kişilerin bilgilendirici önsözleri yer alıyor. Ardından İbni Sina'nın son bölümde ise İbni Tufeyl'in Hay bin Yakzan hikayelerini okuyoruz. Bana göre İbni Tufeyl'in bölümü en keyif veren bölümdü. Felsefe, tasavvuf, bilim, tarih ne ararsanız var bu kitapta. Okuması bir tık zor olabilir ama verdiği bilgiler, değindiği konular itibariyle keyifli bir okumaya dönüşüyor.
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,676 okunma
İbn-i Sina, evrende tesadüfe de yer olmadığının net olarak altını çizer. İbn-i Sina'dan 9 yüzyıl sonra, yine bir başka dahi, Albert Einstein da ''Tanrı zar atmaz..'' diyerek aynı noktaya parmak basar.