İlk baskısı 1931 yılında "ŞURLER" adıyla çıktıktan sonra, bir daha şiirlerinin hiçbir baskısını göremedi Ahmet Kutsi TECER. Ancak 1962 yılında, aradan geçen yıllar içinde yazdıklarından da bir seçki yaparak anneme evliliklerinin 25. yılı armağanı olarak hazırlıyor. Bize kalan bu çalışma acaba son şekli mi olacaktı'? Bunu bilemeyiz ama ölümünden sonra yapılan baskılarda hep o dosyaya bağlı kalındı. Bu kitapta da gençlerimizin bazı sözcükleri kolayca anlamalarını sağlayacak dipnotlar konuldu. TECER'in ömür boyu hiç vazgeçmediği ANADOLU tutkusu Cumhuriyet döneminin Anadolu kültürüne verdiği önemle birleşince, onu Halkbilim araştırmalarına yöneltmiştir. Halk ozanlarının önünü açan, halk danslarının kente gelmesini sağlayan, halk gösterilerinin tiyatromuzda temel alınmasını başlatan çalışmaları bugün artık birer başvuru araştırması niteliğindedir. Türkçenin yalınlığı, kimi zaman halk şiiri kalıplarım kullanması, kimi cümlelerin bir dizeden alt dizeye geçmesi "hececi" yeniliklerin önemli özelliklerindendir. Lirik şiirleri ise "şair" Ahmet Kutsi TECER'i bize tanıtırlar. Aslında tiyatro oyunlarında şiir, şiirlerinde konuşma dili ve hepsinde ANADOLU etkisi ve sevgisi iç içe geçmiştir. Leyle TECER
Merhabalaaar :)
Tüm dünyanın İbni Haldun adıyla tanıdığı büyük filozof, asıl adıyla Ebu Zeyd Abdurrahman bin Muhammed bin Haldun el Hadrami 14. yüzyılın en büyük düşünürlerinden ve tarihçilerindendir. Ben kendisini üniversite de sevgili Emin Yiğit Hocamdan tanıdım ve bu eseri okurken sürekli dersteki anlatımı geldi aklıma.
İbni Haldun Marx’tan
Stratejik olarak düşmanın net ve belirgin olduğu savaşlar nispeten homojenlik ve çalışma kolaylığı gösterir, oysa Hobbes’un dediği gibi ‘herkesin herkese karşı savaşı’ olan iç savaşlar en güç olanıdır hocam…
Muazzam bir gezi günlüğü bu türü okumak isteyenler için.Goethe'nin bir gün kimseye haber vermeden hayallerini süsleyen İtalya'ya doğru yola çıkması ile başlıyor ve İtalya'nın güzel şehirlerinde yaptığı sanatla iç içe yolculuklar,o esnada gördükleri,yaşadıkları ile devam ediyor.Ah o müthiş İtalya'yı sokak sokak gezdiriyor bize .Özellikle yazarın sanata olan hayranlığı ve iştahı çok etkileyici.Ayrıca İtalya sokaklarında tanıdığı insanlar renk lendirmiş kitabı.
Müthiş bir gözlemci olan Goethe'nin gözünden dönemi,topumuzu,yaşayışı,sokakları,insanların bakışaçılarını ve sürdükleri hayatları da okuyoruz.Çok sevdim,ayrıca çok özenli bir çalışma olarak düzenlenmiş kitap.Gezi yazısı sevenlere,klasiklerden hoşlananlara...(Ah bir daha gidemeyeceğim İtalya,seni satırlarda okumak da güzel)
İtalya SeyahatiJohann Wolfgang Von Goethe · İletişim Yayıncılık · 2014113 okunma
Benim burada amacım ağıtların kuramını yazmak, bunlardan da bir sonuca varmak değil. Salt, ölüm törenlerinin, ağıt yakmaların insanlık macerasıyla birlikte, belki de sözden önce başladığına şöyle bir değinmektir. Ve bu ölüm törenleri, ağıt yakmalar, dünyanın birçok ülkesinde günümüze kadar geldi. Bütün dünyada bir karşılaştırmalı ağıtlar araştırması yapılabilir. Bu, o kadar zor bir çalışma da olmaz. Böylelikle de insanların ölüm karşısındaki durumu, ölüm karşısındaki acıları, tesellileri, umutları, umutsuzlukları, içlerindeki şiir, korku, sevinçleri, birçok karmaşık, iç içe geçmiş duygular ortaya çıkarılabilir.