Hoş zaten sosyal bir insan değilim, içerde olmuşum, dışarda olmuşum fark etmez, hatta bu kölelik döneminde itaatkâr olmamayı onur sayarım.
o kıvılcım saçan nedir içerde gözlerimizdir şehir bizim ansızın yitişimize ne diyecektir
Reklam
"Sigarası yananlar da söndürürse iyi olur. İçerde göz gözü görmez hâle geldi." Sigara içmeyen azınlık bu talebi gönülden destekledi, sigara içen çoğunluktan bazıları homurdansa da hepsi birer fırt daha çekip ellerindeki izmaritleri kül tablalarına bastırdılar. Sağlığına dikkat eden Can bununla da yetinmedi, kalkıp odanın geniş pencerelerinden birini ardına kadar açtı. İçerisi bir anda soğudu. Ama soğuk Can'ın umurunda değildi, pencereden içeri dolan havayı içine çekerek söylendi. "Mis gibi kar kokuyor."
“Hava daha da soğumuş ve sokakların köşelerinde, duvar diplerinde kar iyice tutmuş, yükselmiş. Kör karanlıkta gövdem yolunu dar sokakları ancak hissederek buluyor. Bazen de, kepenkleri iyice çekili, pencereleri kapkara tahtayla kaplı evlerin bir yerinden içerde hâlâ yanan bir kandilin soluk ışığı dışarı sızıp karda yansıyor, çoğu zaman ise hiçbir ışık, hiçbir şey göremiyorum da bekçilerin sopalarının taşlara vuruşuna, çılgın köpek sürülerinin ulumalarına, evlerin içlerinden gelen iniltilere kulak verip yolumu buluyorum. Bazen, gece yarıları şehrin dar ve korkutucu sokakları karın sanki kendi içinden sızan harika bir ışıkla aydınlanıyor ve karanlıkta, yıkıntılar ve ağaçlar arasında yüzlerce yıldır İstanbul'u tekinsiz kılan hayaletleri gördüğümü sanıyorum. Bazen de, evlerin içinden mutsuzların uğultusu geliyor; ya harıl harıl öksürüyor, ya burunlarını çekiyor, ya rüyalarında ağlayarak çığlık atıyor, ya da karı kocalar, yanıbaşlarında çocukları ağlarken birbirlerini boğazlamaya girişiyorlar.
Mezarı eşyalar olan tuhaf bir ölümdü içerde yalnızlık.
Sayfa 32 - KırmızıkediKitabı okuyor
İÇERDE Pencere, en iyisi pencere; Geçen kuşları görürsün hiç olmazsa; Dört duvarı göreceğine.
Sayfa 124 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Beni De Çağır Çileyi koklayıp gül niyetine, Zindana girersen beni de çağır. Sabrı, kanaatı bal niyetine Ekmeğe dürersen beni de çağır. Bazen iki dünya sığar içime, Bazen iki güneş doğar içime.
Gözünü seveyim kına gecesine gelmedik.. içerde manitalara falan bakma öyle.. acayip lavuklar var hepsi filinta gibi..çapları bize göre değil be abii
Bunlar tekkeden yetişmiş adamlardandır. Başa gelene boyun eğmeyi başkalarından daha iyi bilirler. Ancak, dışardan o sessizlik, o her şeye razı oluş, içerde yıkıntı yapar.
“Yarım kalmış ne varsa birikir içerde; acılaşır, bir kan pıhtısı gibi içten içe atar durur. Zehirli bir sabır olur. Demire aşkla değer belki de nem / günler birikir, pas damlar…”
Sayfa 36 - (e-kitap)
Reklam
dayan...
Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne cellâdın, Fırsatçının, fesatçının, hayının... Dayan kitap ile Dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile. Dayan rüsva etme beni.
Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerde olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne üstüne, Tükür yüzüne cellâdın... Fırsatçının, fesatçının, hayının.. Dayan kitap ile Dayan iş ile. Tırnak ile,diş ile, Umut ile, sevda ile,düş ile. Dayan rüsva etme beni.
Sayfa 81
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.