İzah etmek insanı yorar. Dostlarımızın yanında izahsız yaşarız. Ne ki dost bildiklerimiz artık uzaktır.
Reklam
Babamın wp durumları:)
Biz hanımla bir gün şöyle oturamadık. Bir gün eller gibi hiç telaşsız çay içemedik. Hep çalıştık. Çabaladık. İçtiğimiz çay bir işin yorgunluğunu atıp öteki işe başlama sırasındaydı. Beş çocuk büyüttük, okuttuk. Şimdi bütün gün feyslerinde, "oraya gittik, buraya gittik" diye fotoğraf paylaşıyorlar. Eşşek sıpaları , ananızı bir yere götürmediniz. Peşinize düşüp gelmezdi, ama bir gün teklif edeydiniz. Ana, deseydiniz, bak burada böyle bir yer var. Sağ olun, derdi. Gitmiş kadar oldum, derdi. Teklif edemediler. Oğlanlar neyse de özüm özüm/iki gözüm/ tatlı kızım diye büyüttüğü...
köksüz bağsız durmayı öğrendim..
Her dal kökünden ayrı olarak zamanın içinde çiçeklenmiş bir neşe ile yüzüyordu. Ama ne çiçeklerin ne de dalların ömrü uzun olacaktı. Çünkü her ömür kökten besleniyor, her canlı bir kök ile hayat suyuna kavuşuyor. Köksüzlüğün özgürlüğü kısa bir süreliğine neşeli, renkli ve çiçekli olabilir. Ama neşeli dalların ömürsüzlüğünü en iyi anlayan kuşlar.. Konacak bir dal bulamadan öylece kanat çırpmaya devam ediyorlar...
Sayfa 132
Elbette geçmişin hatırası son nefese kadar şimdiki zaman olarak kalır.
Sayfa 68 - ötükenKitabı okudu
Reklam
377 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.