"Seninle ben iki iyi arkadaşız. Tam da bu nedenle, ne kadar uzak, o kadar iyi. Lütfen ben yaşamıyormuşum gibi davran."
Susuyorum.
Kapıyı çekip çıkıyor.
***
İlk defa ağlıyorum Cahide'nin arkasından.
Geçen defalarda içime akıttığım gözyaşlarım da yenilerle birlikte sel olup akıyor peşi sıra.
Sayfa 361Kitabı okudu
İçime akıttığım gözyaşlarım katılaşarak boğazımı tıkayan bir yumruya dönüşüyordu.
Sayfa 15Kitabı okudu
Peki ya cümlenin efsaneliği…
Tanrım, ben neydim? İçime akıttığım gözyaşlarım, yüce bir esriklik gibi bir etki yarattı bende…
bölüm 15Kitabı okudu
"Haftalardır içime akıttığım gözyaşlarım bu sefer yüzümden aşağı süzülüyordu."
Sayfa 62
"Kötü olduğum zamanlar veya içime akıttığım gözyaşlarım volkanımı tetiklediği dakikalar, bir omuza, sıcak bir göğse koşmak yerine, kesinlikle yalnızlığı tercih ediyordum."
Sayfa 54Kitabı okudu
