Atsız'ın Kalem Kavgaları ve Kalem Kavgalarında Atsız Üslubu
1930'lardaki kalem kavgaları: Atsız, kalem kavgalarıyla da tanınmış bir isimdir. Onun deyişiyle "mürekkepli kalem tartışmaları” ilk yazı hayatından vefatına kadar sürer. Bu tabiri Atsız, 1956 yılında Ocak gazetesinde yazdığı "Bir Felsefe Öğretmeninin Yanlışları"
Hayat, çoğu zaman bize, bir tiyatro sahnesindeki kadar karmaşık ve beklenmedik senaryolar sunar. Samuel Johnson'ın "uyutucu gücü"nün iş başında olduğu o anlar, hayatta etkili bir dönüş yapmanın cesaret erdemiylen mümkün olduğunu fısıldar adeta kulaklarımıza. Biz, sahnenin ortasındayken, hayatın bize oynadığı oyunu anlamaya,
SPOİLER ve kendi düşüncelerim.
1.alıntı
'Kazandıklarımın bir bölümünü kendime saklamaya karar verdiğim zaman zenginliğe giden yolu buldum. Sen de bulacaksın.'
"'Ama kazandıklarımın hepsi zaten benim değil mi?' diye sordum.
"'Hiç de değil,' diye yanıtladı. 'Terziye para ödemiyor mu sun?
EDİP CANSEVER / GELMİŞ BULUNDUM
Dirlik Düzenlik - 13
Yollar benimmiş gibilerden
Durmaklı yürümekli bir gece
...
Sonra benim bir kötü huyum daha
Anlatmak istemem kendimi
Gözleri - 22
"Marivaux, bir erkek bir kadına aşıktır denildiği zaman", diye iddia ediyordu, "bu şu demektir: adam kadını görmüştür, bu görüntüyle yüreğinde birtakım arzular uyarılmıştır, adamın bütün arzusu cinsel organını kadınınkine yerleştirmektir."
Pelvik bölgemize dair ne varsa yüzyıllardır ona utanç ve travma yükleyen patriarka yüzünden birçoğumuz bu ilişkiyi kurmaya yeltenemiyor bile. Bu bölgeye dair örselenmiş, baskılanmış ne varsa, buradan başlıyor. Oysaki pelvik bölgemizi bir rahat bıraksak, buradaki fiziksel enerji akışına ve bölgenin sağlığına da iyi gelen o sallanan kalçalarımızdan utandırıldığımız için nasıl hissettirdiğini unutup onları katılaştırmasak, patriarkal düzenin öncülüğündeki eril iş dünyasında döngülerimizle uyumsuz bir şekilde çalışmasak, regl olduğumuzda dinlenme ihtiyacımızı yok saymasalar, biz de kadınlar olarak kanamamız devam ederken erkekler ne yapıyorsa onu yap- mak zorunda hissetmesek ve hatta yarışta öne çıkabilmek için daha iyisini yapmak zorunda olmasak... Tüm bunlar bizim ruhumuzun ve bedenimizin ihtiyaçlarının aksine erkek egemen sistemde var olmak için yaptığımız şeyler ve hepsi de bizi bedenlerimizden, doğamızdan ve içimizdeki neşeden koparıp başka başka yerlere savuruyor.