Tarihi bu biçimde nesnel olarak düşünmek, yani her şeyin art arda geldiğini düşünüp tek tek olaylardan bir bütün örmek, her yerde, olaylarda bulunmayan bir amaç birliğinin oraya yerleştirilmesi gerektiğini varsaymak, tiyatro yazarının gizli işidir. İnsan, geçmişi böylece üzerine bir ağ örerek ele geçiriyor, böylece insanın sanat dürtüsü dile geliyor - ama hakikat dürtüsü, adalet dürtüsü değil.
Sayfa 46 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Kutup" denilince aklına kuzey ve güneyden başka bir yön, buzullardan başka bir zemin gelmeyenlere değil sö­züm. Hem sizin kaç hayatınız var? Onun (Abdülkadir Geylani) bir hayatı vardı "Yakında dünyadan alınacak, ahirete götürüleceksin. Öm­ründe sadece şu içerisinde bulunduğun günün kaldığını far­zet de ahiret için hazırlık yap! Zamanın zayi olup gidiyor. Halbuki sen yiyemeyeceğin şeyleri toplamak, ulaşamayaca­ğın şeylerin peşinde koşmak, oturamayacağın binaları kur­makla meşgulsün!" sözüyle işaret ettiği bir hayatı. Sahi bizim kaç hayatımız var!
Sayfa 41
Reklam
Fitne
Bu, kalp afetlerinin kırk sekizincisidir. Fitne, insanları dinî bir fayda olmaksızın sıkıntıya, belaya, ihtilafa, kargaşaya ve karışıklığa düşürmektir. Mesela, insanları zulmetmeleri veya devlet başkanına karşı isyan çıkarmaları konusunda kışkırtmak, imamın namazı uzatması, insanlara muradını anlayamayacakları ve başka şekilde yorumlayacakları
Sayfa 293
ARAGORN İLE ARWENİN ÖYKÜSÜNÜ
"Arador Kral'ın dedesiydi. Oğlu Arathorn evlenmek için Aranarth soyundan gelen Dfrhael'in kızı olan Zarif Gilraen'e talip olmuştu. Bu evliliğe karşı çıkmıştı Dfrhael; çünkü Gilraen küçüktü ve Dtinedain âdetlerince evlilik yaşına ulaşmamıştı henüz. "'Dahası,' demişti, 'Arathorn olgun yaşta, sert bir adamdır
Elveda Frodo
Sonra Cirdan onları Limanlar'a götürdü; burada beyaz bir gemi duruyordu; rıhtımda kocaman gri bir atın yanında beyazlara bürünmüş bir şekil onları bekliyordu. Dönüp onlara doğru gelirken Frodo, Gandalf in artık Üçüncü Yüzük olan Muhteşem Narya'yı açıkça elinde taşıdığını gördü; yüzüğün üzerindeki taş ateş gibi kıpkırmızıydı. O zaman,
Sonraki biriki gün Frodo evrakını ve yazılarını Sam ile birlikte gözden geçirdi ve anahtarları teslim etti. Düz kırmızı, deri kaplı koca bir kitap vardı; koca sayfalan artık neredeyse tamamen dolmuştu, îlk başlar, Bilbo'nun ince, dolaşık yazısıyla doluydu; fakat çoğu Frodo'nun sıkı, akıcı yazısıydı. Kitap bölümlere ayrılmıştı fakat
Reklam
"Eğer istemiyorsan hemen gelmene gerek yok," dedi Frodo. "Ama biliyorsun Babalık yakınlarda, sonra Dulhanım Gurultu ona gayet iyi bakar." "Mesele o değil Bay Frodo," dedi Sam ve kıpkırmızı kesildi. "Ee, ne öyleyse?" "Gül, Gül Pamuk," dedi Sam. "Belli ki benim dışarılara gitmemden hiç
Hobbitlere sonra noldu?
Sonra aniden bir gün Galadriel'in hediyesini hatırlayıverdi, çünkü haftalardır yaşadığı maceraları düşünemeyecek kadar meşguldü. Kutuyu çıkartarak bunları diğer Yolcular'a (çünkü artık herkes onları bu isimle çağırıyordu) gösterdi ve fikirlerini sordu. "Onu ne zaman hatırlayacağını merak edip duruyordum," dedi Frodo. "Aç
"Solucandil!" diye seslendi Frodo. "Onu izlemene gerek yok. Senin hiçbir kötülüğünü görmedim. Burada bir süre dinlenip kamını doyurursun; daha kuvvetlenip kendi yoluna gidinceye kadar." Solucandil durup arkasını dönerek ona baktı, kalmaya hazır gibiydi. Saruman döndü. "Hiç mi?" dedi çatlak bir sesle. "Yo tabii!
512 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 1 hours
Üç Kuruşluk Dünya
Üç Kuruşluk Dünya Alim ERGİNOĞLU Bir kitap düşünün kitabın nasıl yorumlayacağını bilmediğin, bir kitap düşünün kitabın en yakın tanıkçısı olarak dinlediğin. Bu kitabı incelemeye geçmeden önce bu kitabın Bendeki yerinden bir miktar bahsetmenin faydalı olduğunu düşünüyorum, Ve ilk defa böyle bir kitabı inceliyorum. Çalıştığım derginin yayınevinde
Bir Türk Bir İngiliz ve Üç Kuruşluk Dünya
Bir Türk Bir İngiliz ve Üç Kuruşluk DünyaÖzgür Alim Erginoğlu · MB Yayınları · 20072 okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.