Kadın olmak...
Kadın olmanın en zor olduğu ülkelerden biriyiz.. Hele ki son yıllarda.  hizliresim.com/a10xa9 Şu ülkede yaşayıpta tacize uğramamış kadın yoktur. Bir erkek bunu okuyunca "hadi canım" diyebilir ama durum bu. Sözlü tacize uğramıştır, otobüste dolmuşta taciz edilmiştir, yolda yürürken illa bir erkek üzerine doğru yürümüştür onu
112 syf.
10/10 puan verdi
Sıfır Noktasındaki Kadın
Okurken nefes alamadığım, ancak acı da olsa idrak edebildiğim,Neval El Seddavi’nin, Mısırlı fahişe Firdevs’in idamından bir gün önce kendi ağzından dinleyip kaleme aldığı hayatı: Sıfır Noktasındaki Kadın. Okuduğum her sayfada bakışlarını da yanına almış karşımda oturuyordu Firdevs. İnsanın kaldırabileceğinden fazlasını taşıyan bakışlarıyla,
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki KadınNevâl El-Seddavi · Metis Yayınları · 201613.8k okunma
Reklam
Julius Fucik (Fuçik okunuyor), 1942 yılının ılık bir bahar akşamı Nazilerce tutuklandı. Çek Komünist Partisi’nin çıkardığı gazetenin yayın yönetmeniydi. Direnişin önderlerindendi. Cezaevinde ağır işkencelerden geçirildi. Konuşmadı. 6 hafta sonra Naziler, onun direncini kırabileceğini düşündükleri bir yöntemi denediler. Sabaha karşı 3’te
http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/480795/Ask_direnmektir.html
161 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 2 hours
Sabahattin Ali çektiği acıları şiirine, öyküsüne, romanına nakşetmiş büyük bir sanatçı. Şiirlerini okurken defalarca ürperdim, tüylerim diken diken oldu. Her bir kelime ayrı anlam, her bir satır ayrı dünya… Okurken türlü diyarlar geziyor, türlü acılar çekiyor, nice umutlara gark oluyorsunuz. Zaman zaman ölümü düşlüyor zaman zaman aşkın kollarında buluyorsunuz kendinizi. Romanları ve öyküleri gibi şiirleri de bir efsun. Büyülenmemek elde değil. Sabahattin Ali ne acıdır ki; hep bir güruhun dışına itilmiş ömrü boyunca, hiç anlaşılmamış. Zira Atatürk’e “Memleketten Haber” şiiriyle hakaret ettiği iddiasıyla hapis cezası almış ve öğretmenlikten men edilmiş. Af neticesinde çıktıktan sonra yeniden öğretmen olabilmesi için ancak Atatürk’e ithafen “Aşkım Benim”şiirini yazması gerekmiş ve akabinde öğretmenlik mesleğine dönmüş. Almanya’da komünizmi benimsemiş ve ülkemizde koministler tarafından lüks hayat yaşadığı için; sağcılar tarafından da komünist olduğu için dışlanmış. En sonunda 41 yaşında ülkeden kaçmak isterken sopa ile kaçmasına yardım edilen adam tarafından öldürülmüş. Öldüren kişi idam cezası alsa da yalnızca 4 yıl hapis yatmış. İlginç bir hikaye. Genç yaşta kaybedilen büyük bir kayıp. Eser üretecek en verimli anında dünyadan göçmüş. Çok yazık.
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 20196 okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
Tüylerim diken diken kapattım kitabın kapağını ve taze taze yazıyorum düşüncelerimi. Öncelikle kitabın konusundan biraz bahsedeyim. Kitapta idam cezası almış bir adam son günlerde yaşadıklarını, düşündüklerini ve hissettiklerini yazmış. Baştan sona bunu okuyoruz. Çok büyük suçların kesinlikle idam cezası ile sonuç bulması taraftarıydım. Bir kere eli kirlenen bir insan tekrar temiz olamaz bana göre. Ama bunu idam edilecek kişi tarafından düşününce, farklı hissetmeye başladım. Tamam güzel biz bu adama suçundan dolayı ölüm cezası veriyoruz ama bu adamın ailesi ne olacak? Kitapta mahkum şöyle diyordu: "Haklı olarak cezalandırıldığımı kabul ediyorum. Peki bu masumların suçu ne? Ne önemi var! Onurları lekeleniyor, felakete sürükleniyorlar: Bunun adı adalet." Tam burada bu cezanın sadece kendisini değil, ailesini de etkilediğini farkettim ve geri de kalanlara üzüldüm. Belki bir daha kimse onlarla konuşmayacak, iş bulamayacaklar ve kötü yollara düşecekler bunlar dehşet verici. Ölüm acısız ama ölümü beklediği günler çok acı verici. Çok büyük bir yıkım var. Toplumun kan için can atmasınında esasında bir canilik olduğunu ve ölüm cezasının çok büyük bir geri kafalılık olduğunu anladım. En başta verdiğim alıntıya katılıyorum. Nöbetçiler işlerini iyi yapsın ve suçlu kişi içeride çeksin cezasını. Ben de çok farkındalık yaratan bir kitap oldu. Gözümün önünde olan bir perdenin daha açıldığını hissetim. Okumadıysanız bir an önce okumanızı tavsiye ederim. → Daha yıkmamız gereken çok tabularımız var. Bu yüzden okuyalım, okumayı aşılayalım arkadaşlar.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023122k okunma
368 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Gelecek vadeden bir beyzbol kariyeri, ölüm hücresinde hızla akıl sağlığını yitirme, infazın; ölümün soluğunu ensesinde duyacak kadar yaklaşması, gerçek katili bir türlü göremeyen polisler ve adaletin yanlış işletmesinin, bir adamın hayatını içten içe eritmesi. Çok sevdiğim yazarın bu gerçek hayat hikayesini aktarma şeklinden o kadar etkilendim ki, sanki haksızlığa uğrayan benmişim gibi birkaç gün depresif bir ruh halinde dolaştım. Bunun gibi suçsuz yere yıllarca hapis yatmış ve idam cezası almış olan yüzlerce kişiyi düşününce acaba bunun telafisi ne olacak diye uzun süre kafa patlattım. Demek ki neymiş; adalet her şeyden önemliymiş. Anlayana....
Masum Adam
Masum AdamJohn Grisham · Remzi Kitabevi · 200868 okunma
Reklam
26 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.